Hayat Sancilari
Son kullanma tarihi gelmiş dünyanın,
ayazında koyduk bir yanımızı.
Üşüdük
cilvesiyle hayatın.
Mora döndü kan oturmuş yanaklarımız.
Ölüp ,dirildik
Her merhalesinde zamanın.
Ezildik,
büzüldük efendilerin kapitalist çarkında.
Başımızı,kollarımızı, bacaklarımızı ve de hayatımızı verdik.
Bazımız hayatın kuralı zannettik
Mülayim suratımızda şaklayan şamarı.
Bazımız kabuğuna çekilmiş tosbağalar gibi yaşadık,
Islıklarda çıkarıp çektik başımızı içeri.
Bazen kurban olduk beylerin eşiğinde kesilen,
ağladık,
ağladık günbegün ve gün batımında seyrettik hüzün çalan gri duygularımızı.
Varlık yokluk arası git gellerle boğuştuk.
Dişe diş hırlaştık
mızrak boyu ömrün inadıyla.
Gramofon çal ne olur..!
türkülerin kalbinde yaşayan şiirleri.
hasretimizi,
yokluğumuzu,
doymadığımız aşklarımızı,
isyanlarımızı çal.
senin merhametine bıraktık türküleri,
çal..! çal !!!!!!!!!!!!!!
Çal bir kere daha siyahi vicdanların
akıl oynatan kahpeliğini çal.
Vur yüzüne insafsızın
vur .
hırsızların, aymazların
kıpkızıl morarıncaya kadar.
sen
tanırsın hayat sancılarını.
Bazımız hayatın kuralı zannettik Mülayim suratımızda şaklayan şamarı.
yüreğinize sağlık bu şamar artık surata tekmeye dönmeye başladı , kaleminiz daim olsun ... selamlar
Güzel bir çalışmaydı kurguda güzel tebrikler dostuma selamlarımla👍👍👍
Bazımız kabuğuna çekilmiş tosbağalar gibi yaşadık, Islıklarda çıkarıp çektik başımızı içeri.
Hala öyleyiz şair dost yüreğine sağlık👍