Haziran Kırgınlığı II
Yine bir Haziran kırgınlığı yaşıyorum
Ayak sesleriyle dolu etrafım
Nedendir bilmem içimde bir burukluk var
Nereye elimi atsam kirleniyorum
Moralim alt üst olmuş
Eriyorum
Hangi delikten bir serçe çıkacak
Ruhumu büyüleyecek o fısıltılar nerede
Üstüne oturmaktan vazgeçemediğim kaldırım taşları yerle bir
Ay ışığında piyano çalıyor bir deli
Ve ben kayboluyorum her ezgisinde
Sokak lambaları aydınlatamıyor gecemi
Karanlığın içinde sessizce
Kayboluyorum
Beyaz elbisesiyle gecemde koşuşturan güzel
Nedir güzelliğindeki bu cennet kokusu
Düşlerinden öperim uyumaya kalkma
Sarmışken her yerimi yalnızlığın korkusu
Sen geliyorsun yanıma
Kucaklarken saçlarının ipeksi halini
Gözyaşlarının acımsı tadını
Öpüyorum
Kimsesiz kalbim atmakla can bulmaz
Bir güzelin eli değmedikçe
Belki bu bir son sevgilim
Damarlarımdan akan her kan isyan edecek aşka
Yine yüzün güneş gibi parlayacak biliyorum
Ve ben arınacağım tüm korkularımdan
Bir tek hayallerimin elinden tutmazsın diye
Bir de saçlarımı okşamazsın diye korkacağım
Şimdi sevgilim avuç avuç toprak geliyor ardından ellerime
Bir gül dikmişler masum bedeninin üzerine
Kimsesiz diyarlara yelken açmışsın bu rüzgarlı havada
İşte asıl son şimdi başladı
Şimdi sana kavuşamamaktan gerçekten
Korkuyorum