Her Şey Sana Benziyor Şimdi
Ezgisini kaybeden türkü
Ve akşamdan kalma söylenmemiş bir söz gibi
Yokluğuna bata çıka
Seni yanımda görebilme ihtimali uyandırıyor beni
Acemi bir hırsız gibi arkasında hep izler bırakan
Ve her sabah
Daha gün bile ışımadan seni düşlerimden çalan
Ve yattığım ölüm uykusundan
Beni uyandırıp duran güneşin bağırtısı
-feryat figan- yokluğunu vuruyor yüzüme…
Yoksun;
Kaldırımlar, yollar, taşlar
Telaşla uçuşan kuşlar
Her şey sana benziyor şimdi…
Lapa lapa yağan kar
İçime işleyen soğuk
Şu ağacın yorgun düşen gövdesi
Dalları, yaprakları
Hepsi sen, hepsi sensin sevgilim…
-kapımı çalar gibi- yüzüme vurup duran yağmur damlası
Adını yazıp yazıp dalgalara bağışladığım kumsal
Ve yüreğim gibi -çırpına çırpına-kayalara çarpan deniz
Ölü deniz kabukları
Yakamozlar
Uçsuz bucaksız gökyüzü
Mehtaplı geceler, yanıp sönen yıldızlar
Ve ılık bir nefes gibi kokunu bana taşıyan rüzgâr
Başımın ağrısı, yüreğimin sızısı
Hepsi sen, hepsi sensin sevgilim…
Uykusuz gecelerin varılmayan sabahı
Dışarda sırılsıklam bir sokak, toprak ve yağmur kokusu
Dal budak bahar
Ve yaprak yaprak dudaklarıma yayılan ince tebessüm
Yüreğimin bir tanesi/ kar tanesi/ aşk tanesi/ şahanesi
Yaşama sevincim/ dağlara, göklere, aşka erişim
Çizdiğim en güzel, en renkli, en soyut, en somut resim
İçtiğim su, yediğim ekmek
Ciğerlerime aşkla dolan nefes
Dilimde dolanıp duran en güzel ezgi
Yazdığım en güzel, en kısa, en uzun, en bitmez şiir
Hepsi sen, hepsi sensin sevgilim…
Ağustos 2016-Mayıs 2019