Hercai Bir Ölüm
Hercai bir ölüm duruyor yarı tanıdık gökte
Kıvrılmış gülüşe küçük tomur
Ömür gibi bir şey
Patlasa olmaz
Goncanın öykünmesi gibi güle özlemle
Açmayı istemekte
Açtırmamışsın oysa onca sene
Acemi çok acemi
Ölüme düşüyor o pembe düş yine
İlla ki öylece
İsyan etsek şimdi gidişten önce gelmeyişlere
Ey huzur
Sevgili mutluluk
Ve umutsuz ve mutlak aşk
Ölüm diyor ki
Ne fayda
Kazandım yine
Kaç ömrüm var ki sorgusunda bilmelerimiz
Çok daraldık onca gün
Köksüz bıraktılar seni beni hepimizi
Bazı kardeş
Adı ana bir de baba
Söyle hadi sıra kimde
Ve devrilen gün başları sıfatsız kalmış suallere
Oyun bitti
Bitti oyun
Zaman yok
Vedalaş artık gitmeden
Giden ve gitme ihtimali senden sonraya düşenle
Ki birkaç sızı diriltsin bizi yeniden o insansı derin yüceliğinde
Acaba
Acaba yine
Hercai bir ölüm bekliyor yarı tanıdık gökte
Melek yüzlü bir kaç bulut
Beyaz değiller ama
Kanmalıyız
Ki umut bırakmadı onlar bize dair
Niyet düşe kalka düşlere düşmek
Martı takılıyor gözlerimizin gölgesine
Yüreğimize iş olmuş umudu taklit
Ne yapalım ölelim mi yine
Biraz bekle
Geleceğiz ama bekle
Bir çocuk baldan gözleriyle
Bakmakta yüreğime
Yani
Beklemek
Kıvrılmış yatıyor gülüşe öylesine
Mavi beyaz kara
Öylece
Her ölümün ayakucuna konan yaşanmışlıklar.Eninde sonunda kaçış yok değil mi gideceğimiz yere.Beklemek illa ki...Nadide şiiri ve yazan ruhunuzu tebrik ediyorum.Güzeldi.Sevgiyle