Heryer Buz,heryer Kış,heryer Bembeyaz

Kara kış derler ya! İşte öylesine çetin bir kış.
Dallarda ki birkaç yere düşmeye üşenmiş,
sararmış yapraklar,resmen buz tutmuş
Kutuplardan esen,esaret zincirini koparmış,
tükürüğü dudaklarda donduran rüzgarlar
İnsanın yüzüne kırbaç gibi art arda
Acımasızca dalga dalga çarpıyorlar
Vivaldinin dört mevsim kış konçertosunu
Kemanla değil,eserken çıkardıkları ıslıkla çalıyorlar.
Tipi döne,döne,sokaklara,evlere,çatılara
Kartopu olup,kardan adamların üzerine düşüyor.
Sokak köpekleri ve kediler ortalıkta yoklar
Karanlık,rutubetli ve harabe bodrumlarda
Farelerle kolkola saklambaç oynuyorlar
Heryer buz,heryer,kar,heryer bembeyaz
Göz gözü görmüyor,ciğerlere işliyor bu ayaz.
Donmuş sokak çeşmesinin hemen yanında
Toprağın üzerine sereserpe serilmiş,beyaza inat
Kırılmış bir nazarlık ışıl ışıl mavi mavi parlıyor
Mor yok,sarı yok,kırmızı yok,renklerin hepsi ak
Havada genizleri sarımsak kokusu gibi yakan
Rüzgarla yalpa vuran,odun,kömur kokuları var
Kış ağlıyor yere düşen gözyaşları lapa lapa kar
Pencereleri perde gibi örtmüş düşen çığlar
O camların arkasında çığlıklar atan sevgililer var.

02 Ekim 2010 220 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)
  • 14 yıl önce

    Hoş bir anlatım, güzel bir tema... Keyifle ve severek okudum. Tebrikler.. 👍