Homo Sapiens
Gün yeni ağarıyordu
güneşe gömülen hayallerimi yırtıcı kuşların yediğini gördüm
o küçük rüzgârda ilkyazın kokusuyla dalgalanan eğreltiye takılıp düşerken
ayaklarımın altından kayan amber renkli yeni şafaklarda
yine hüzünle dinledim ıssızlığımı.
Dağlar yine duman altında kalacak birazdan
ve yoğun sefalet olacak çamların gölgesinde vadilere kayarken ıssızlık.
Şaşkınlık dolu gözlerin yazgısına gün yeni ağarırken
insanlık tarihinin yeniden yazılacağı Göbeklitepe
avcı ve toplayıcı toplulukların keşmekeşinde
stel üzerindeki resim ve kabartmalar aç bir kedinin gözleri gibi sararıyordu
yüzüme hüzün yanıklarıyla karmaşık çizgiler bırakarak.
Yine hüzünle dinledim ıssızlığı iç geçirerek
kuşluk vaktine değin unutulmuşluğun donuk yalnızlığı içinde.