Hoş/çakal Ayrılık
birden fazla vuruluyorsan kurşuna...
sen yine
üç kuruşluk kurşunları beş paralık adamlara harcamak say
mutedil dalgalı firaklar kuzey soğuğuna sokuldukça
dalga boyu kendinden büyük haykırışlar
alameti kıyamete saklı bir garip muammadır
ayrılık
beş taş oyunlarını oynadığın elbise değil mi o üzerindeki
daha dondurma lekesi çözülmemiş ruhundan
sus...
kabul et
kavganda kendine yenildin...
çocukça...!
hem hepsi birden yanılıyor olamaz
hak bildiğimiz dört din
görmediğin şeylere de inanacaksın!
düşünmeli
kendine yenilirsin de,
ama küfürler neden tekil olmaz hiç
en çok bağıran canı en çok yanan mıdır sence
yakarışı kesilen illa ölmüş müdür Tanrı katında
sen aşkı hafife aldın
ama bak yırtıldı ceplerin
avuçlarında sessiz bir ıslaklık
havaya kabahat bulma
yanan sadece sensin ...!
gitti çünkü o
yoksa neden aysberg ağlıyorsun
kaldırımlar neden her şiire konar hem
tutup biri kaldırır belki
ama o olmaz ne kadar sayıklasan da
yakınma boşa
bekleme de
hiç bir gidenin kolları uzamaz çünkü kendiliğinden geriye!
sen çağırmadıkça...!
hem vakur ol gururla yıka kendini
hem de iki ipte birde cambazlık tek başına!
aşk bu aşk acemi!
bunları bitirmediysen daha zihninde
yutmadıysan daha ellerindeki gururun tozunu
çekmediyse daha tuzdan dilinin ülkesi
büyüksediğin yerde duruyorsa hala
haşmetli kendin!
boşa basıyorsun demektir hala butona
yarışma bitti
bir kere daha kaybettin...!
sıyırır da sıyırır artık
kelimelerin sokma vaktidir şimdi
ikircikli kuşlar konar aklının duvarına
git demeyi de çözemezsin şimdi
artık gelmeyeceğimi de
ayrılık lal eder adamı
hasrete yenik bir lisan sürünür durur zihninde
ellerinle kollarınla konuşursun zavallıca
bazı işaretler kurşundan beter vurur
mesela
ayaları sana doğru sağa sola sallanır işte bir el
tüm kurnazlıkların tükenir burada
para etmez
son bir kere dahalar!
ve
artık insanlıktan fayda gelmez bilirsin
ölü hayvan taklidi yaparsın istemsiz
ama sadece güldürürsün bu acınacak haline
duydun zilin sesini
hoş/çakal...!
ToprağınSesi
Mükemmel bir şiir okudum sayfanızdan bu anlatım bana şu sözü hatırlattı ( kendi kaderine hükmedemeyen başkasının kaderini değiştiremez )
Hele araya soğuk bir hoşçakal girdimi kar yağar ağustosta insanın ruhuna
Ve şairin dediği gibi ..Hİç bir gidenin kolları uzamaz çünkü kendiliğinden geriye sen çağırmadıkça..
Tebrikler Serhat bey yüreğinize sağlık..😙😙
bir hoşçakal ancak bu denli kıvrak anlatabilirdi... kaleme tebrik şaire sevgi şiire merhaba yine...
kutlarım👍👍👍
"kelimelerin sokma vaktidir şimdi ikircikli kuşlar konar aklının duvarına "
imge dolu yüreğiniz dert görmesin. kutluyorum şiiri...
👍Zilin sesini duyduk duymasınada,son sorular sorulmadan bu sınavlarda olan bir özellik var,başka sınavlarda olmayan;KOPYA ÇEKMEK😙 SERBEST,ellerine sağlık Serhat'çım kutladım bu enfes dizeleri...👍
hüzlü fakat güzel bir şiirdi
finali çok güzel bağlamışsınız yine 🙂
duydunuz zilin sesini,,tebrikler usta şair emeğin değer görsün.👍