Hoşgeldin Dünyama
Düşlerimden yazıyorum sana bu gece...
Yalnızlığıma ortak ettiğim bir kalem, bir kağıt ve bir kaç hece...
Seni anlatıyor içten içe, gizlice...
Küçük umutlarımın, gittikçe büyüdüğü hayal dünyamdan sesleniyorum sana...
Hoşgeldin ey aşk...
Ben'sizliğimin verdiği acıyı unutmaya çalışırken küçük odamda...
Sen'sizliğe atacağım adımların başlangıcı olmaya hazırsın biliyorum.
Kalma öyle ayakta, yorgunsundur şimdi...
Kimbilir kaç kişinin bedenini ezipte geldin küçük dünyama...
Ve kim bilebilir ki benden sonra kaç kişinin canını yakacağını...
Küçük bir oyun oynamak, yalnızlığıma ortak olmak ister misin diye sorsam?
Hayatınla oynamaya, yalnızlığını bile elinden almaya geldim dersin biliyorum...
Otur hadi sofraya, ikimiz için hazırladım..
Bir kaç kadeh birşeyler içelim, gelişini kutlayalım...
Belki gidişini kutlamaya fırsatım olmayabilir...
Merak ediyorsundur şimdi nasıl bu hale geldiğimizi...
Hazır sen suskunluğunu korurken anlatayım usulca...
Canımın yandığı gecelerden birindeydim yine...
Saat gece yarısını vurmuştu...
Kulağımda çınlayan sesi hatırlıyorumda...
Gel diyordu, herşeyi bırak gel benimle...
O kadar tanıdıktı ki ses, karşı koymaya çalıştıkça güçlendi...
Herşey birer birer silikleşiyordu etrafımda...
Direndikçe kaybettim değer verdiğim herşeyi.
Oysa ne çok isterdim onları koruyabilmek için canımı vermeyi...
Küçük odamın karanlığında boğulurken;
Ayağımın takıldığı ihanetleri hatırlıyorum...
Düştüğümde, kanayan yaralarıma bastığım zaman kayıp gidiyor elimden...
Hissizleşen bedenimin, düşüncelerime esir olduğu bir dünyaya adım atıyorum...
Tüm hayatımdan geriye kalan, yalnızlığım karşılıyor beni..
Direnmiyorum artık, kurtulmak için savaş vermiyorum...
Sessizlik beraberinde huzuru getiriyor...
Hayati fonksiyonlarımın stabilize durumu ve ağır koma hali...
Seni yakınlaştırıyor bana...
Ve ben seni "O"na kavuşmak için kullanıyorum...
Hiç birşeyim kalmayana dek beni içten içe kemireceksin biliyorum...
Önce duygularımı kaybedeceğim...
Ardından düşünme yeteneğimi...
Benimle işin bittiği zaman
Sebebini bilmedikleri tiz bir ses karşılayacak herkesi...
Doktor; ölüm saati 00:15 derken bırak,
Tuttuğun ellerimi...
Öykü tadında şiir olmuş...Tebrikler😙😙