Hüzün Yanım Çocukluğum
Yetimhane köşelerinde büyüyen
Bir çocuğun
Kimsesizliğini astım gözlerime.
Kirpik uçlarıma dizdim içimde avaz avaz
Sessiz yalnızlığımı.
Parkı bile olmayan bahçesinin köşesine oturup
Çömelerek sahipsiz bakışlarımda
Çürüttüm çocukluğumu.
Ben çocukluk oyunlarını bilmem
Hüzünden bozma iki satırdır oyunlarım.
Umudumu
Ziyarete gelen insanların
Yüzlerine astım,
Biri dokunur da
Kurtarır beni şu gam hanemden...
Kimseye duyuramadım içimdeki
Yalnızlık senfonisinin can yakan sesini.
En çok da geceleri korkar çocuklar,
Karanlığın ürkütücü yüzünden.
O an ister ki bir anne dokunuşu olsun
Örtsün üstüne merhametini
Huzura uyusun çocuk gözlerim.
Ahhhh çocuk olamadan
Kadın oluşumdaki ızdırabımın teni
Yırtılıyor şimdi
Her gece....!!!
Yatakta..
Bana yabancı olan bir adamın koynunda
Tecavüze uğruyor masum hayallerim .
Puslu bir gecenin karanlığında
Zehre bulanıyor ruhum
Çaresizliğe gebe kalıyor ömrüm..
Çocukluğumdan kalma bu yara
İyileşecek gibide değil...!!
Anlayacağınız..
Gam hanemde ölümü bekleyen
Bir yolcuyum şimdi..
Kimsesiz yanımdan gömün beni,
Çığlığımın hüzne küf tutmuş topraklarına.
çaresizliğe gebe kalmak, gelmişine, geçmişine sancılanmak ve prematüre edilmiş hayaller.... günün kıskacında nasıl sütü gelir yarınların ha Fatma....
Yazmakta zor yaşamakta,ne denir ki.. O zaman satırlarda aksın zehir...,,Kutlarım Fatma hanım.
"Bana yabancı olan bir adamın koynunda
Tecavüze uğruyor masum hayallerim . "
En acısıda bu değil mi...Dokunmasın çocuklar ölür gibi..
Tebrikler içintenlikle yazılan bir şiir..
Kötü olan bir yanı var ki, bunları yaşamaya gebe kalmak!
İç kanatan dizelerdi Fatma hanım