İçimdeki Alev Sönerse...
Biliyor musun?
Kendime yalan söyledim senden sonra
Bir gün ayrılık çalarsa
Senin
Kalbini
Mumları hatırla...
Ürkek yanan alevleri
Söndürmeye yeltenen esintileri
Sesimin sesine dokunarak
-beni anla Anka -
Nefesimin söndüğü tapınak
Önemlimiydi dini
Bilinmeyen türbelerin suskunluğunda
Sevgiyle
Ölümüne
Mesken kurup borç sayan
İnanmadıktan sonra...
O felsefenin inanışına
Kaç mum erir mühür bassa
Karabasanların keşfinde
Karanlık sayfalarına
Eldivan pençe yanmışlar...
Bin kez ölmüş
Kanatlanan ateş
-yokların üstüne-
Tüten duman
Dağlanmış
Küllerinde boğulan
Kıvılcımlar saçar
Sarı gölge kurulur
-duvar basan kalıntı-
Boşluklara süzülür
Geçer zaman içine işler
Doğar -Anka-
İşte hep böyle parçalanır gider...
Alevine saplanır acı
Onunla soğuk
Odaları dolaşan dumanda hüzün
Sönmemesi için başlarsın
Hatıralarını yakmaya
Esmer bakışlarında
Resimler güler avuçlarına
- Sarıyer'de omuz üstünden
arkaya bakmalarla -
Bir balkon olursun
Bir cam
Bir saksı
Bir cumba
Olmayan renklere karışır aklın
Olanlarını da zaten anlamazsın
Yaslanır boyasız taşlara alın
Yağmurlar toplanır
Dumandan bulutlara
Yalnızlığın takılır kollarına
Başlar senle sin şehrini dolaşmaya
Ben unuttum desem de
-yalan-
Yerin dolmuyor boşluklara
Anka artık doğmak istemez yaşananlara
Ben unuttum desem de yalan Yerin dolmuyor boşluklara Anka artık doğmak istemez yaşananlara
Finalde çelişki mi var? Hem unutamadığını söylüyor şair. Hem de Anka doğmak istemiyor.
Anka ölünce küllerinden doğuyorsa ve unutulmuyorsa giden Anka doğsun bırakın.
Göz yaşları da merhem olsun sevdanıza.
Saygılar.😏
Sayın Bulut,
Bir başka anka masalı okudum kaleminizden... Aşka adını yazdıran kuş, masalın bittiğini resim etmiş dizelerinizle... Aslında her şey şiirin ismiyle başlamış ''İçimdeki alev sönerse- beni anla anka-''
Yüklü ve güçlü bir anlatımdı... Tebrikler...
Anka ne zaman doğduğu zaten yaşananlara..
Ne dün nede bugün ve yarındanda kestik umudu..
Kutlarım abi..
On numaraydı!
Yağmurlar toplanır Dumandan bulutlara Yalnızlığın takılır kollarına Başlar senle sin şehrini dolaşmaya Ben unuttum desem de -yalan- Yerin dolmuyor boşluklara Anka artık doğmak istemez yaşananlara
Ne diyebilirim ki..Ne kadar anlamlı her kelimesi şiirin.Eğer ayrılık girdiyse işin içine eski tadı tuzu kalmıyor barışılsada.
Tebrikler :(😅
Şair, Sarıyerli sevgiliye olan özlemini ve sitemini, mit varlığı olan Anka kuşunu araç kullanarak şiirleştirir.Şairlerin kendileriyle özleşerek girer, Anka şiire.O hep yeryüzünün mutluluğu için yakar kendini böylece dünyaya mutluluk,bereket gelir.Her bin yılda bir küllerinden kendini yeniden yaratarak sürer insanların ve doğanın güzelliği. Şair mumların ateşlerinden hatıraların yanması ile ankanın yanma anını(kendini) resmeder. Ö okadar acı çeker ki yeniden doğmak istemez Anka. "sin şehri "(mezerlık) da güzel bir buluş.Şiir bir birikim işidir.Bunu bir kez daha gördüm. Tebrikler Bulut Bey.