İçime Dair Ayak Sesleri
Titrek ışıklarında üşüdüm bu kentin
Devindikçe soluksuzluğunda,
Ay siyaha kesmiş şavkında ağır ağır omuzlarıma çöküyor.
Biliyor musun?
Senden vazgeçmişliğimin ülkesinde
_______Sınırsızlıklarımdayım______
Neresinden dokunsam kadim yarama
Boy boy filiz veriyor
Ağıtlar dokurken mahpus güvercinlerim
Şimdi,
Ayaklarımın götürdüğü yerde ,
Aklımın olmadığı kutsal esaretimdeyim..
Az ileride,
Köprüye çökmüş serseri bulut kadar sarhoş
Gözlerimin Kalecik Karası kadar şarabîyim bu gece..
Ya da ,
İçimdeki siyahın mazisinden mayalanıyor sanki Boğazkere
İnan ki,
Şu isimsiz sokak başında,
Gücüm yetse
Yanıp sönen tabelaya yazacağım ismini
Onca kâbusu uyandırmasa alacakaranlık
Sızlamasa taş kaldırımlar
Gece nemini sızdırmasa duvarlar
Adını yazdığımdan beri baki olan zamana bakmadan
Seni öpeceğim şehrin göbeğinde
Hiçbir halta yaramayan,
Bana ! aldırmadan
Nasıl serkeşliktir bu?
Hani..
Erkek olsam yani..
Kaldıracağım ceketimin yakasını
Flu sokak lambasının kör karanlığında
Bir şarkı yapışacak ıslığıma firarî.
Yürüyeceğim ortasına doğru Charles Köprüsünün
Soğuk parmaklıklarına dayadığım ellerimde
Hasretin vururken bağrıma / kara çiçekler açacak .
Huma Kuşu'nun kanatlarında avaz avaz
Türkülerle yad edeceğim seni...
Hani,
Gelip oturmasan köşesine içimin
Bilmesem özlemin süngüsünü
Yani,
Bakmasan öyle çaresiz sızılar içinde
Terk edeceğim içimde sana dair her şeyi
Ama.....gözlerin..
Gözlerin sevdiğim
Ellerimi kelepçelemiş uykusuz gecede
Acı sıvazlarken yüreğimi
Ağır ve bitimsiz geliyor...
Ben gözaltında tutuyorum soyu tükenmiş sevilerimi.
Katmerli hüzünler şöleninde,
Sergide içim !
Bil ki ey sevdiğim,
Bir yanım Fırat /delice akıyor böğrüme,
Bir yanım Dicle / aşağı kalmıyor
Eş koşuyor kendini Fıratın deliliğine
Cesurca boğuluyorken kirpiklerim
Yarılıyor Mezopotamya gibi ortasından yüreğim
Şimdilerde,
Tanrıça heykeliyim tarihten çalınmış
Akhenaton'un zehirlerinde yüzdürüyorum dirimi
Taaa Wadi el-Muluk'tan geliyor adım
Islaklığım 6640 kilometre ...
22 oct 2009
(Praggünlüklerinden)
Meraklısına:Wadi el-Muluk Nil nehrinin doğduğu yer
ne cok asina geldi siirde gecen dicle ,firat ,mezopotamya kalecik....gunun siirini ve sairini.yureginiz hic susmasin sair.siirle...
tekrar tekrar okudum. iliklendiğim hüzün sarmalındayım hala. kalemine ve yüreğine sağlık dostum. sevgiyle...
Esaretin olduğu yerde aklın ne işi olur be Şairem. Beğenerek okudum. Kaleminiz kavi olması dileğiyle Kutlarım güne düşen şiirin şairini...
İnan ki, Şu isimsiz sokak başında, Gücüm yetse Yanıp sönen tabelaya yazacağım ismini Onca kâbusu uyandırmasa alacakaranlık Sızlamasa taş kaldırımlar Gece nemini sızdırmasa duvarlar Adını yazdığımdan beri baki olan zamana bakmadan Seni öpeceğim şehrin göbeğinde Hiçbir halta yaramayan, Bana ! aldırmadan🤐🤐😙😙😙
Yettide arttı şair bu güzel kalemin fısıltılarını duyabilmek yazabilmek ve okuyucusuyla buluşturabilmesi ne güzel teşekkürler teşekkürler ..
Kutlarım günün Şiirini😙😙
Alkışlarım Günün Şiirinin Şairine👑👑
Az ileride, Köprüye çökmüş serseri bulut kadar sarhoş Gözlerimin Kalecik Karası kadar şarabiyim bu gece.. Ya da , İçimdeki siyahın mazisinden mayalanıyor sanki Boğazkere
🤐
Emeği yüreği canı gönülden kutlarım.
Çok ama çok güzel. 👍