İhanet Konuşursa Onur Susuyor Bil
ihanet koşuyordu
yanımda duran varsa yok olan onura gölge
çevrelenmiş ihanetin en son nefesi
can çekişiyor insanlık suskun korkuların sesi kısıkken
canlar yürüyordu yiğidin namlusu yukarıya b/akıyor
namerdin şaşkınlığına hile dolapları kalleşliğin durağında
yaşamın en son ihanete bedel ölümün kanı üzerinde
bekleyin görün ki
çok geçmez ihanetin kalleşliğini bu toprak unutmayacak bilin..
unutulmaz gün gelir hesabı durulur bil !
gönüle çalan sulardan içmek
dere boyları akıyordu suların yamaçları fidan boylu yiğitlerin teri
şiirler okunacak su gibi doğmak
insanların utancı güne vurduysa
korkular sardıysa
suskunluğunu gecenin utancı konuşacaksa
sözün utancı yazacaksa söz bitti
kalk gidelim
Şam'a Halep şehirleri kan revan
yankilerin ruhsuzları kan emiyorsa
kelle alan paralı ruhların keyfiyse eğer
düşün ihanetin ruhsuz celladların ibreti ayan
son seferine dur acıların zalimin koynunda bulsun
ihanet konuşuyorsa onur susuyor
haykırmak yok mu
bildiğim
ihanet koşuyorsa
onur suskunluğu koşuyor
gün doğmadan konuşacak bil...
29*10*12*Karataş*