İhtiyacım Var
Gel, sana çok ihtiyacım var
Anlatacak çok derdim
Başımı yaslayacak
Ağlayacak yerim yok
Taş etti yastığımı kederim
Uykusuz geceler neyse de
Söyle, seni soranlara ne derim
Tut, ısıt, buz kesti ellerim
Gel, sana çok ihtiyacım var
Şu yalan dünyada inat edeni
Gurur yapanı gördüm
Rabbim teslim aldığında emanetini
Geç kalmış gözyaşlarının sel olup aktığını
İnsanların tabuta sarıldığını gördüm
Her şeye geç kalınan an var ya
İşte o
Son pişmanlığın fayda etmediğini anladığın andır
Ondan sonra anladıkların, anlayacakların
Sadece azap ve ıstıraptır
Gel, dönelim yanlışımızdan
Kurtulalım pişmanlığımızdan, gözyaşımızdan
İhtiyacım var sana, ihtiyacım var sıcaklığına
Ciğerlerimi acıtıyor, yakıyor aldığım her soluk
Sensiz dünya soğuk, karanlık ve dar
Gel, sana çok ihtiyacım var...