İki Yürekte Bir Can...

Hani deniz kenarından hiç meltem eksik olmuyordu ya,
onlarda birbirinin bir nevi denizi-meltemi oldu.
Deniz bieçok şeyi içine çektiği gibi,birçok şeyi dışa vuruyordu,
ama olsun,onların kalbinde hep dostluklar doluydu.

Sessizliğin yansımasındaydılar,akşamı getiren sesleri izliyorlardı.
Bİri söyledi,biri yazdı,
bir akşamı iki kişilik paylaştılar.
Alacakaranlıkta çarpışmıştı gözleri,heyecanlıydılar,
ikiside gözleriyle konuşuyordu pusulasız.
Bitri korktu,biri sustu,
Bir akşamı iki bakışla dağıttılar.

Hiç kimseden şans istemediler,herşey kendileriydi,
hep 'yaşamak ölmek içindir' felsefesiyle yaşadılar.
Diz çökmediler namerde,kimseye boyun eymediler,
felek geçmişle gelecek arasında sadece salıncaktı.
Çaresiz kaldıklarında tek umutları vardı,
biri anlatırken ağlar,biri ağlayarak anlardı,
yani bir hüznüde iki nefese sığdırdılar.

İki yürek olarak atılmışlardı hayatı getiren seslere,
oysa onlar iki yürekte bir candılar.
Yavaş yavaş büyüdüler kader dedikleri herşeye,
ama bilmiyorlardı ki ikiside kaderlerinden hızlıydılar.
Rüzgara karşı yürür,güneşi ikiye bölerlerdi.
biri sevdikçe sevilmeyi sevdi,biri sevildikçe sevmeyi,
böylece bir aşkı iki cümleyle anlattılar.

Yinede unutmadılar kaybettikleri zamanı,
sebepsiz geçsede yıllar,emanet bir yüktü canları.
Onlara göre hep bir sırdı yaşamın adı,
ama hep yaşadıkça aldılar yaşamdaki tadı.

Hiç üzülmediler,
Biri gülmek için yaşadı,diğeri yaşamak için güldü,
bir hayattan iki sevinçle ayrıldılar.
Biliyorlardı,onlarca yaşamak değildi yaşlanmanın tek adı,
seviyorlardı,hayatın içinde dolu dolu yaşamaktı yaşamı.
Onlar bir kere doğdu,ama bin kere doğum günü kutladı,
onlar bir kere doğdu ama bin kere ölmekten korkusuz yaşadı...

31 Ekim 2010 326 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar