İlham Perisi İki Sokak Arkada Oturuyor
Yağmurun da terk edilmişi olur mu
İsimsiz bir hesaplaşma
O damlalarını
Teker teker perçinlerken göğe
Susarak ıslanmak
Kenar süslü sayfalarda
Büyüyeceğimi bilmek
Ben de çocukmuşum meğer
Hep ev, ay, güneş, ağaç, çiçek
Çizdiğime göre
Hani her sustuğumda sen
Konuşamadıklarıma bir çentik atarken
Biliyorum
Beni sizler büyüttünüz
Siz kadınlar
Kabahatiniz yok büyümemde
Ben istedim düş kertmeniz olmayı
Yaralı bir kuş
Rehin alınır mı
Sevdasından kaçırılıp
Sana değil de
Kaçkın tenine sormuşum farzet
Farz et...
Farz-ı muhal
Biliyorum çok muhal
Eğer sırılsıklam sarılırsan bana
Nasıl ıslanırım bilemezsin sana
Hiç sarılma o yüzden
O yaramaz aşıklar
Elimdeki son yağmurumu da üttüler çünkü
Yine de
İtekleyemem ben o sancıyı uçurumumdan
Ben doğurdum ben bakarım
Acısıyla sevabıyla
Kusura bakmayın
Birden çıktım derininizden
Size sormadan
Sağır bir harf gibi
İpsiz sapsız
Sen bana ne zaman baktın öyle sözcük sözcük
O zaman damarıma bastın işte
Eteklerimde taş da kalmadı dökecek
Bir bakla dahi kalmadı ağzımda ıslanacak
Bu kaçıncı soyunuşum
Olmuyor, olmuyor bu sevmeler bana
Sallıyorum sarsıyorum ağacımı sızısından
düşenler bunlar gövdemin geçirgen yerlerinden
üzülmüyorum toplayamadıklarıma
İlham perisi iki sokak arkada oturuyor ne de olsa
Ama...
- Oğlum ağzında harf varken ağlanmaz!
- Peki anne, peki...
👍 tebrik ederim yüreğinize sağlık
Sözcükleri giydirmenize hayran olmamak mümkün değil şair
Sayfanıza uğramak mutluluk şiir okumak adına
teşekkürlerimle 👑👑👑