İncir Kuşunun Macerası
Ben bir İncir kuşuyum,
Köprücük kemiğinde büyüyen milyonlarca çiçeğin özünden tatmaya geldim,
Önce gözlerine uğradım bir gece vakti tedirginliği ile,
Yetişemezsem eğer solup gittiyse çiçeklerin diye,
Kestane kokan saçların cezbediyordu bu zayıf bedenimi,
Çok çetin bir yolculuk bu; dermanımı kesercesine fakat vazgeçmiyorum..
Ben bir incir kuşuyum,
Sesinin büyüsü vuruyor kanatlarıma, sana uçmanın önemi bir kez daha artıyor,
Arnavut kaldırımlı bir sokakta üzerime nazlı nazlı düşen yağmur damlalarının vücudumu delerek ruhumu ıslatması gibi...
Ben bir incir kuşuyum,
Dudaklarının arasından dünyaya uzanan bir akasya ağacının üzerinde sabahladım,
Dilindeki egzotik çiçeklerin nasibinde yine ben vardım..
Çok az bir yolum kalmıştı, kanatlarımı çırptım, çırptım,
Göğüs kafesinin ortasındaki daha önce yeryüzünde ilk kez gördüğüm ve tatmak için yanıp tutuştuğum çiçeğin ihtişamlı duruşu bu münzevi yalnızlığıma ilaç olacak derecede..
Ben bir incir kuşuyum,
Kaç defa kanat çırptığım aklıma gelmiyor,
Dilim damağım kurudu uçamıyorum artık.
Uğruna ölümü göze aldığım çiçeklerin arasında kaybolmadan tükeniyor son nefesim..
Tam düşeceğim sırada bir el uzandı bana,
"Hadi devam et" dercesine.
Köprücük kemiğine erişip ölümsüz oluyorum, ve bunu düşünmesi bile hızıma hız katmıştı adeta,
Ve sonunda yetiştim o uçsuz bucaksız serinliğe, ferahlığa ve sıcaklığın tadına...
Şair-i Matem & Münzevi.
Kutlarım Şahin bey güçlü dizelerdi
Tebrikler güne düşen şiirinizi beğeniyle keyf alarak okudum nice şiirlere Sonsuz saygılarımla
Ben bir incir kuşuyum.. kaburgalarının tam ordasında harlı bir matem taşıyan..