İnsan Hakkı
Otuz yıl
Bütün istemlerine
Zırhlı duvar gibi örüldü
Boynuna plak çakıldı
Omuzuna yüklenen engelliliği!
Artık kırmak istemiyle
Engelliler derneğine üye olarak
O insan haklarından yararlanmak adına
Kalkıp düştü yola.
Her zamanki gibi
Daha ilk otobüste
Kimliğini okuttuğu buton
Zarrrr zarrrr öterek
Adamın engelliliğini onayladı!
Fakat:
Şoför adama engelliliği yakıştıramadı!
-Niye kartı göstermiyorsun diye çıkıştı.
Adam döndü kartı gözüne sokarcasına gösterdi
Ve bunlar başkasının kartını kullanıyor diye
Arkasından şoför söylenmeye devam etti!
Peki, adam o kadar kişinin gözünde
Engelliliğine mi yansın!
Yoksa kendini kanıtlamanın
Gayretine mi düşsün?
Düşünün hele otuz yılı böyle düşünün!
Engelliler derneğince istenen
İkametgâh ? Kimlik kopisi
Ve engellilik raporu elinde
Birde şiir kitabı var veririm diye
O evraklarının içinde!
İn, dedikleri durakta
Sordu adresi kime rastladıysa
Bir bilen, adını bile duyan yok
Adamaysa evraklarından dolayı
Sende mi engellisin deyi deyi
Hal ve tavrını değiştirerek
Kendi derdini unutup acıyan çok!
Köprüyü öte geçti
Gördüğü ilk manava sordu
-Engelliler derneği ?
Aha hemen şu bitişikte dedi manav
Kafasını kaldırıp baksaydı
Karşıdan da görebilirdi adam
Bakamazdı ki zaten
Boynundaki sakatlığının yüzünden!
Çalıyor müştemilat evin kapısını
Adam gayet düzgün kıyafetli
Fark edilmiyor bile boynunun eğriliği
-Engelliler derneğine üye olmak istiyorum derken
Evrakları danışmanlığın önüne usulca bıraktı
Üç beş memur oturmuşlar öte masada
Öğlen yemeği atıştırıyorlardı
Bayanın biri
........Göğüsleri diri diri
Sağa sola ve dışarıya bakındı
Hani engelli dedi?
Adam 'Benim' dedi tok bir sesle
Bayanın dudakları akrep kıvrımı ağulu
Panzer ağırlığı gıcırtılı dişleri
Bıyık altı gülümsemesiyle gözüktü
Ve inanmamışlığının küçümsemesi
Bakışlarına yansımadaydı
Adam yine birkaç saniyede
Böyle dayanamayacağı kadar çok
Masadakilerin de bakışlarıyla vuruldu!
Yani onlar arıyorlar ki
Gözleri kör, dilleri sus, elsiz kolsuz
Hiç olmazsa tekerlekli sandalyeli
Görünümleri güzelse bile
Olmalılar yani zincire vurulacak deli!
Kim bilir onlarında raporlarına inanmazlar belki
Kendilerini engellilere adamış
O memurların beklediği adam bu değildi beli!
Adam hâlâ kendini kabul ettirmek için
-Şiir falan yazıyorum,
Hani toplantı falan olursa haberim olur
Bende iştirak ederim belki de dedi
Bayan ısrarla fakirlik belgesi istedi
Evrakın eksik deyip
Adamı adeta kovmak istiyor.
Ve bayan kibarlaşarak
Acı gerçeklerini kusmaya devam etti
-Biz sadece yardımlar yapıyoruz
Un, pirinç, giysi diyor gururla
Kesesinden yapıyormuşçasına
Adamı azarlar gibi
Fakirlik belgesi getirmezsen üye yapamayız dedi.
Yani dilencileşmiş birilerini beklerlermiş
Peki, o adam bir kurumun başı olaydı
İşte o zaman o adam karşısında
Elpençe divan dururlar
Kendilerini anında köle ederler
İnsanları da küçümsedikleriyle
Övünebilirlerdi yine.
E madem insan hakkıysa
Bunca ayrışma ayrıştırma niye?
Sen insanın insan hakkını ver sadece
Birilerini dilencileştirip
Bir diğerini ücretli köleleştirmek
Bir diğerini efendileştirmek
Ve kaderimiz deyip boyun eğmek
Oh ne âlâ!
Şu insana insan gibi davranılamaz mı ya?
bu şiir için yazılacak o kadar çok şey var lakin bazı şeyler konuşmaktan çok icraat ister bu yüzden sadece dehşete düştüm okurken mevla cehlin elinde bırakmasın bilirsiniz ki cehlin en tehlikelisi cehlinin farkında olmamaktır ve sizi tebrik ederim irade kullanıp bu şiiri paylaşmanızdan dolayı saygılar.
Değerli dost o kadar güzel şeyler demişsiniz ki, bu ülkede insana insan gibi davranılması için önce beyin engellilerle savaşmak gerek onlar yok edilmedikçe sıra beden engellilere biraz zor gelir be dost🙂 Ben böyle düşünüyorum, siz ne dersiniz bilemem? önce beyin özürlülere bir çözüm bulmak gerek , onlar çözüme ulaşırsa zaten diğerlerindeki çözümsüzlükler de kendiliğinden çözülür hale gelecektir gibi:) Tebrikler şiire ve kaleme... sonsuz tşkler, saygılar...👍👍👍👍👑