Işıklı Boşluk
O gece gökyüzünde
altın kirpik gibi belirmiş ince bir hilâl
onun gözlerinde
ışıklı bir boşluk
ve ben
ışığı gördüm yalnızca...
Ne zaman başlayıp, ne zaman biteceğini bilmediğim
bu çarkı felek
ruhumu zehirleyen acılarımla takılıp kalmışım
hayatın bir yerinde
kimsenin gücü beni geri çekmeye
ya da ileriye itmeye yetmiyordu
kendi kaynağından kopup uzaklaşan,
kendini doğurarak büyüyen
asla iyileşmeyecek yara gibi
büyük bir güçle ruhuma yerleşen kederin
doğurganlığını keşfediyordum...
Tuhaftır
gözlerindeki ışığın
her zamanki gibi olmadığı da
o vakit aklıma takıldı demek
Bir gün yolda yalnız yürürken
o geceki ışıklı boşluk
gözlerimin önüne geliverdi
Anladım lâkin
vakit çok geçti...
- Sevgi acının altında ezilip kaybolduğundan
artık sevmediğimi sanmıştım-
Ölgün ışıkların ruhları sarıp sarmaladığı bir yer altı tabakası çizip düşlere avuç açmak o uçsuz bucaksız göklere. Sızımızın ve geride bıraktıklarımızın avuçlarındaki gülümseyiş olmak ve yürümek özümüze, kahırlı düşünüşlerin alayına direnç olarak... Gönül alkışlarımla...
Yanılsamalar..
"Tuhaftır gözlerindeki ışığın her zamanki gibi olmadığı da o vakit aklıma takıldı demek"
Geç olsa da anlaşılmış ya,
Sevgili İlayda düşündüren şiirdi..
Kutlarım..