İstanbul'a Benzedik
istanbul'a benzedik fark etmeksizin
ve ansızın doldu sokaklarımız
yüzler çoğaldıkça çoğaldı
insan kaynarken yüreklerimiz
ortasından deniz geçer gibi
ayrı düştü kalplerimiz
aklımız karşı yakada, sur içinde
yedikule zındanlarında
ve düşlerimiz istiklal'de ayak altında
hatıralar o eski türk filmlerinde
kötü adamların zehirli hançerinde
ya da beşiktaş'ın kanlı maçlarında
renklerin siyah-beyaz olduğu gökkuşağında
bir şeyler eksik kaldı bu şehirde
ya da çok ama çok fazla yaşandı
pahası o kadar ağır, değeri bir o kadar düşük
dostlar tanıdık trafik karmaşasında
istemeden sövdük ve haykırdık
halimize gözyaşı dökerken bulutlar
iki kıta arasında, boğaziçi'nde trafikte
ya da beyoğlu'nda isyan bayrağını çektik
kırmızıyı seven boğalar gibi
sırtımıza oklar saplansa da
arena'ya gömülür gibi bu şehri mezar seçtik
altı üstü bir ömür dedik
kadıköy'e metrobüsle gittik
istanbul'a benzedik, hiç ama hiç istemeden
kalabalık ve yalnızız...
24.09.13