İşte Hayat,

Bilim derki! Defaten oluşmuştur evren,
Bütün sırlarına rağmen,
İlk hareketi başlatmıştır, ''big-ben,''
Tanrının avuçlarından fırlatılmış zerrelerden.

Onlar, doğru yere düşmeye evrilidir,
Doğru yer neresi? Bunu ancak tanrı bilir,
Doğru dediğimiz her neyse izafidir,
Aslında gerçek olan şey yanlıştır,
Yanlışlar,doğru diye yaşanır;
Yaşandıkça; doğruya giden yol kısalır...

Yaşam; yeknesak döngüler içinde salınır,
Durmadan bir şeyler hep itişip kakışır,
Bu itişip kakışma,sürtünmeyi yaratır,
Sürtünme, zamanın ham maddesidir,
Açığa, ısı ile eskimeyi çıkarır,
İşte hayat! bu iki tohumdan filizlenir...

Sürtünme; geçmişimizi inşa eder usul,usul,
Açığa çıkan ısıda,böylece yaşamı doğurur,
Gelecek diye kesif bir sis çöker ki! Zihinlere,
O gelecek; ürkünç,karanlık,ıssız ve ölümcüldür...

Hani varya! geleceğe fırlatılmış o zerreler,
Yanlışları ölçü yapar, sonunda hep doğru yere düşer,
İşte! canlıların ham maddeside yanlışlardır;
Düşeceği yerse, eninde,sonunda doğru bir yerdir...

09 Haziran 2009 41 şiiri var.
Yorumlar