İstemez
Dünya denen bu yerde, yıllarca konaklarız,
Gerçek mülkün sahibi, bizden icar istemez.
Gözleriz, kulaklarız, konuşan dudaklarız,
Varlığımız vardandır, insan işar istemez.
Kusursuzluk içinde, düzenlenmiş yapımız,
Her iki dünyaya da, açık gönül kapımız,
Etten, kandan, ilikten, kemiktendir çatımız,
Dizaynımız Allah'tan, ortak mimar istemez.
Leyla'nın çöllerinde, Gays sararıp solmuşsa,
Ferhat dağı yararken, şiriniyle dolmuşsa,
Kerem gibi aşığın, gönlü harap olmuşsa,
Aslı ona kâfidir, yanan imar istemez.
Gönüller küheylanı, dörtnala kalksa şaha,
Miraç ile yaklaşıp, aşkla varsa Allah'a,
Günahların arınmış, masumudur vallaha,
Her zerresi gül kokar, illa tımar istemez.
Mansur gibi 'Enel Hak' narasını atanlar,
Üç yüz yıl mağarada, uyuyarak yatanlar,
Saltanatı, şahlığı, aşk gelince batanlar,
Kaçar şan ve şöhretten, gayri firar istemez.
Aşk alıp aşk satana, müflis olmak bile kâr,
Bundan şikâyet etmek, cümle âşıklara ar,
Ahkâm ve istikamet, hedefinde erdem var,
Bu nükteyi bilenler, başka şiar istemez.
Övülecek yanım yok, yaralı hepten melam,
Yinede muhabbetle, herkese kalbi selam,
Çok söze ne gerek var? Elhasıl-ı vel kelam,
Aşk olmayan mekânda, gönül karar istemez,
O4.06,2011
Kusursuzluk içinde, düzenlenmiş yapımız, Her iki dünyaya da, açık gönül kapımız, Etten, kandan, ilikten, kemiktendir çatımız, Dizaynımız Allah'tan, ortak mimar istemez.
dünyanın bütün mimarları mühendisleri bir araya gelse acaba bir tırnagı icat edebilirlermiydi.
elbette ki edemezlerdi.
ilahi duygularla yazılmış mükemmel bir şiirdi doğrusu.
kutlarım muhterem abim incileriniz bol olsun saygılar.