İtiraz Hakkı Saklıydı
Ahşap, ağır kapı
Gıcırtıyla aralandı
Sesinde gizli bir ağıt vardı
Bir gölge süzüldü geceye
Ve kapı ağlamaklı
Kapandı
Adamın, karanlıkta yankılandı
Söylenmeyen sözleri
Islak kaldırımlarda ses bıraktı
Uzaklaşan ayak izleri...
//..
Genç kız
Sanki taze söğüt dalıydı
Yaşlar dondu göz pınarlarında
Akmadı
İtiraz hakkı saklıydı
Kullanmadı...
Titreyen dudaklarından
Birkaç sözcük döküldü sadece
Paramparça oldu her biri
Üşüyen gecede:
. / Sevda düğümlerini
Ardı ardına perçinledin
Buraya kadar mıydı
Sadakat yeminlerin?
Hangi denizin tuzu
Çürüttü palamarlarını da
Parçalandın, tükendin...
O halde neden? ...
Neden böylesine bağlanmama
İzin verdin? /.
Sonra
Parkta unutulmuş bir çocuk gibi
Bırakıp gittin
Bir sarmaşıktım
Sevginle beslenen
Mutlu ol!
Bak ben de bittim...
Duyan yüreğiniz, okuyan gözleriniz dert görmesin sevgili Nebile hanım ve Cemal bey...
Şiirler biraz hüzünle mi besleniyorlar diyorum. Genelde çoğu hüzünlü... Teşekkürler...
kocaman bir hüzün bırakıyor bu tanıdık hikaye😥😥😥
tebrikler şairem👍👍👍
Islak kaldırımlardan
Ses bırakmak 👍
Sevdim...
Kutlarım
Teşekkürler sevgili Aslı. Her şiir biraz biz, hepimiz biraz şiir. Fakat bazılarımız çokça hüzünlü şiir... Sevgiler...
Duygu yüklü, az öz dokusu hele hele final ne çok söz, hemen hemen herkesin kendini bulduğu satırlar... Şairim gönlünüze sağlık 👑içtenlikle tebrikler...