İzmarit Cesedi

Ağzı toprak kokan bir mültecinin sessizliğini dudaklarıma sürüp
Aşk’ın erzağını kuşların kursağına dizdin

toplum güncesi toparlanıyorken yüzüme yakın bir mola vaktinde
biraz Çarşamba biraz insan
ve kalabalık bir teselli kısmıyordu içimdeki sesi

rüzgarın sırtında vedası eksik suretler gördüm
irkildim
anlımın kayalıklarından dökülen her ihtimal
İsrafil’in sur’una koşturuyor beni
dilimde aminlerin biriktiği bir mabet
avuçlarımın nasırı çiziyor yüzümün nurunu
çarşafa dolanmış sözcüklerin teburru telaşı
kaç tas iblisten alıkoyar ruhumuzu

kanımdan çocuklar doğuruyor meme uçların
ağzı yırtık ebelerin ellerine düştüğünde
gecenin rahminde traşsız hüzünlerim
çekil aklımın minaresinden
tersten okutulan ayetlerle sınandı ruhum
tırnaklarını kemiren bir kadın gibi
içimde küçük iblisler barınacak oyuklar açıyorum
tenimde yara kabukları
altında kurtlar emziriliyor
nefesimde izmarit cesedi
dilimden dönüyor ölüm

ruhunun üstünü ört
burası iblis yuvası
mahşere yedi adım kaldı
yedi küçük amin
yedi hırslı hısım

elindeki alemden kuşlar kalkıyor
avucundaki makama veda ederek
k o r k m a
bütün pencere kenarları yolunu gözlüyor

05 Şubat 2025 8 şiiri var.
Yorumlar (2)
  • Yedi rakamının önemi vurgulanır hep. Yedi adım, yedi amin, yedi hısım. Finali ayrı güzeldi. Tebrik ediyorum. Kuş olup uçarak pencere kenarına konasım geldi.

  • 33 gün önce

    Kutlarım, yüreğine sağlık. Çok akışkan ve çok keskin bir yolculuktu teşekkürler.