İzmir'de Yolculuk
Evka 1 kabir azabındaydı
dağ doruğunda kutu kutu evleriyle
göz gözü görmüyordu
sis'e hap'solmuş çizgileriyle...
çıktım yola
saat 5:30
bir uçtan bir uca
Buca'yı geçtim
her yanım ter
her yanım tuz...
Menderes Caddesinde
-kedileri ve köpekleri saymazsak-
lambaların ışığı ıssızlığa titriyordu
kuşlar henüz uyanmamıştı
işçiler duraklara dolmamıştı
ağaçlar yaşlı dallarıyla uzanmış
yeşil yeşil günü bekliyordu
akşamdan kalmaydı yorgun yollar
çocuklar henüz tatlı rüyalardaydı...
Şirinyer'de tan vakti durdum
dilimde tunçtan uyakların ağırlığı
esrik bir şiirin tadı dudaklarımda
avazım çıktığı kadar bağırdım
sonra sustum
köprüyü geçtim soluklanarak
bugünü de kurtardım sularla akıp
günahlarımı ardımda bırakarak...
Eşrefpaşa'ya girdiğimde
epey yorulmuştum
kabadayılık yapmak vardı ya
nostaljiye kapılıp
şeytana uymadım
eski camiiden su içtim
serinledim
gaz veren zangoçları duymadım...
kafamı kaldırdım ki karşımda
neşe ile gülümsüyor deniz
meğer ne çok özlemişim
-bir bilseniz-
yüreğim Bayramyeri
yüreğim Agora şimdi...
ağaran günün ilk saatleri:
Varyant'tan kıvrıla büküle
mavi bir hasreti izleyerek
kendimi tepeden tırnağa
İzmirleyerek
yürürdüm de içime ve dışıma
bir elim Kadifekale'de
ak güvercin oldu
bulutlara selama durdum
öbür elim Asansör'de
yanık bir ezgi
levanten düşler eşliğinde
?Dario Moreno' sokağında tarihe dokundum...
İzmir ah izmir nede güzel şiir olmuş....👍
😊 malum, yaya yapılan bir yolculuk; nefesim oraya kadar yetti... güzel yorumunuza buradan' merhaba ' der, sevgi ve sayılarımı sunarım...
"â??Dario Moreno' sokağında tarihe dokundum..."
Az biraz daha gelseniz bana merhaba diyecekmişsiniz 🙂
Ben de varyanttan inerken kıvrıla büküle seviyorum seyretmeyi İzmir'i..
İzmir'de tur bugünse eğer kapalı ve yağmurluydu..
Kutluyorum👍