Kaç Uykusuz Gece
Bir ses dinliyorum
Uykumu bölen
Nereye dönsem yastığım terliyor
İğne oyasına batıyor kirpiklerim
Doğum sokağının ahşap evi
Ve en loş odasında, duvarda gölgeleri titreten kandil
Kadranlarını sarartırken zaman
Gidecekken sen uzak bir kalabalığa
İçimi boşaltıyorum
Vapur ışıklarında kırıp kadehleri
Sigaramın ucunda ay ışığı
Yüzümü desenliyorum dumanıyla gökyüzüne
Döndürüyorum şahadet parmağımla takvimleri
İklimler soğutuyorum
Ceketimde mevsim çiçekleri
Zincirlesem kayalara kendimi
Diyorum
Orada beklesem
Nefesimde biriken razakı tümleşse iyot şafağıyla
Kaç uykusuz gece deler ki
Soluğunu zamanın
Kaç poyraz kurşunlar böğrümü
Ölür mü sabah
Ezanlar susarken
Ve devirirken minareleri
İçimdeki zelzele
Şehir uyur mu yeniden
Kaldırımları çizerken ben ...
bir saka kuşu uyanır kandilleri söner gecenin sabah dirilir güneşe zincirleri boşanır yüreğimin dolu dizgin seviler yüzüme işler gün rengini çiçeklenir içimde ümitler kaç uykusuz gece geçmiş hayallerim şahittir bilirler..
Çok sevdimbu şiri etkiledi beni her dizesi..Kutluyorum şairimizi..Tebrikler