Kadersizlik
Yüreğim titriyordu gelecekte ne yaşayacağımı bilecek kadar
Ağlıyordu bedenim sessiz ve yoksulca
Kimler yaşadı yaşayacaklarımı kim bilir
Kimler ağladı uykudan önce kaderine
Boynu bükük ve yetim bir karakter
Sarmalıyor hayatımı nakış nakış insanlar
İstemiyorum diyen dilim dilsizleşmiş adeta
Kıpırdayamıyor ruhum ve asaletim
Korkuyla geçen bir uçurum boşluğunda
Kenetlenmiş ellerim, yüreğim ve bal gözlerim
Anam..anam..kurban veriyor gibi
Gözyaşlarım durulmayan şelaleler gibi
Babam kör....
Adetler şerefler uğruna gören bir kör
Sevda nedir? Aşk nedir?
Yok ki bu yörede bilen
Kurşunlar girse bedenime hesapsız kitaplar başlar
Beyinlere kazınır hainliğin, ölemezsin
Ölmek yasak sana...
Ölmek yasak...
Ruhun ama ruhun gömülmüştür aslında
Karışmıştır toprağa
Töre gömdün ya yüreğimi bu toprağa öyle
Götürüp hayallerimi attın ya o çöllere
Susuz bıraktın ya düşlerimi
Seraplarda bile yeşertemedim gönlümü
TÖRE!!
Beyinleri sulanmış dolu bu yöre
Yağan karlar kaplamış şuan mutsuzluğumu
Göremiyor kimse gerçek soluğumu
Korkuyorum Korkuyorum...
Eriyen karlar sel olup sürüklese beni uzaklara
Görülecek mutsuzluğum karların altında
Kim ağlar buna
Kim tutar ellerimi ve kim sarmalar yüreğimi
Yalnızlığımla yaşayıp yalnızlığımla yaşlanmak
Evet, görüyorum geleceğimi,
Gelecek kara gelecek.
İşte bu benim kaderim.
Alışkanlıklar içinde yavrular yetiştirecek bu yürek
Alışacak törelere, yenilmelere bu beden
Karışacak elbet eriyecek duygular
Yoğrulmuş bebekler koşacak
Omzuna dokunacak ve şaşırtacak
Kim bilir onlarda töre kurbanı olacak
Öpecek alnından kadersizliğin
Ve gömülecek yürekler o topraklarda
Belki bir gün yeşerir birinin yüreği
Öğrenir bu insanlar ölmeden SEVMEYİ...
törelere mahkum edilmiş güzel gözlü tüm kızlarımızaa armağan olsun
törelere mahkum edilmiş güzel gözlü tüm kızlarımızaa