Kafe

Hani akşam üstü beş sularında
Hani o en çok sevdiğin
Kuzeye bakan tarafa doğru oturduğunda
Şu iki binanın arasından çıkan Eylül güneşi
Sanki dünyanın en ciddi işini yapan bir bürokrat edasıyla
Karşımda ansızın beliren o devin
Sağ omzunun üstünden gözlerimi almaya başladığında
Ve başımı kaldırıp kısık gözlerle
Bildiğim bütün asık suratlı adamları unutturan
Siyah önlüklü o ihtiyar garsona filtre kahvemi sipariş ettiğim ;
Hani güneş biraz çekilmeye başlayıp
Ve biraz da hafiften sağa
Caddeye doğru kaydığımda
Karşıdan Eyfel Kulesi' nin tepesini anca gördüğüm
Rue de Rennes' deki
Gözlerini ilk gördüğüm o Kafedeyim...
Bugün güneş yok bulutlar çatılara kadar inmiş
Üstelik hafiften de yağıyor
Türlü türlü hallerdeyim...

Nidia...
Yanılmıyorsam yine yağmurlu bir Kasım akşamıydı
Unutmuştum bildiğim bütün yağmurları bir anda
Ve unutmuştum
Bütün acı kahvelerin tadını da
Koyu bir şekersiz kahve kıvamındaki o bakışlarını her yudumladığımda
Tepemde çekilmiş tenteye vuran o damlaların aşk fonunda...

Nidia..
Filtre Kahvem geldi
üstelik
Önümde saygıyla eğilen bir uşak gibi
Özenle sigaramı yakıyor asık suratlı ihtiyar garson
Bak
Duyuyor musun
İçerinin loş karanlığından
Serge Reggiani sesleniyor eski bir plaktan
Sana...
' Ma femme,ma femme'
Nidia...
Bildiğin bütün yağmurları unut
Rüzgarları da
Ve sırılsıklam o ıslanmaları da
Bildiğin bütün dansları unut
Sarmaş dolaş yapılan yağmurlar altında
Bak şemsiyeleri uçuşan sevgililer geçiyor caddeden kol kola
El kadar köpeğine kazak giydirmiş
İhtiyar bir Madame selam bile veriyor kaçışırken
Hazır olda bekleyen
Bizim şu asık suratlı ihtiyar garsona...
Karşı masada oturan
Kaçamak bakışlarla beni süzen
Ekoseli treçkot giymiş esmer kadın
Ruj bulaşığı son sigarasını söndürüyor ayaküstü kül tablasında..
Nidia
Bildiğin bütün Fransızları unut
Nidia
Sophia Loren bakışlı
Kara gözlü göçmen bir kadına
Aşık olmuş bir Fransız'dan daha kötü ne olabilir ki...

Alo Nidia
Neden açmıyorsun
Bak asık suratlı ihtiyar bile
Hazır olda
Göz ucuyla bana bakıyor...
Caddede ansızın duran bir arabadan
Sevgilisiyle kavga etmiş çiçek fularlı bir kadın
Paltosunu bile almadan daha
Hızla kapıyı çarpıp uzaklaşırken
Git seni Janette teselli etsin diye ağlıyor,
Adam da kafasını camdan çıkartmış
Bildiğin gibi değil Cerise diye ardından yüzsüzce bağırıyor
İhtiyar garson dudaklarını büzmüş asık suratını sallıyor
Kahvem iyice soğuyor
Birden içim üşüyor
Hava iyiden iyiye karardı
Karşı vitrinlerin ışıkları yanıp yanıp sönüyor...
Bildiğin bütün dramatik sahneleri unut Nidia
Gördün mü bak
O Acımasız
Bir o kadar da asık suratlı ihtiyar garson
İçeriye ikinci kahvemi getirmeye gittiğinde
Şimdi de Lara Fabian' ı çalmaya başladı
'Je t'aime, je t'aime'
'bir kurt gibi, bir kral gibi
Hiç bitmeyecekmiş gibi
Olmadığım bir adam gibi
İşte seni böyle seviyorum..."
Bildiğin bütün aşkları
Aşıkları da unut Nidia
Yalnızlıkları da
Özlemleri de...

Cadde iyice çekildi
Yağmur da dindi
Haydi kalk da git artık
Bir daha gelme der gibi
Sen gibi
Baktı
İhtiyar asık suratlı garson
Son sigaramı yakmak için
Yine de önümde saygıyla eğilirken...

Bildiğin bütün kafeleri unut
Daha dokunaklısı yok Nidia...

17 Nisan 2018 68 şiiri var.
Beğenenler (4)
Yorumlar (1)
  • 6 yıl önce

    hangimizin içi sızlamaz ki bir mekanda ki yaşanmışlıkları anımsadığımızda

    İçtenlikle kutlarım şair👑