Kafiyesiz Yaşam Notları / Baharsız

Dingin bir akşamüstü esintisine hasret kalmış nazende yapraktan sebepli gülüşlerim.
Sılada gurbet acısı çekmeye benzeyen özlemlerimden ördüğüm merdivenle
Yaratılıp bir köşede unutulmuşluğumun verdiği azabı dağarcığıma sıkıştırıp
Varlığıma sebep tanrıya ulaşabilme telaşesindeyim.

Gelebilseydin
Emin ol ki ayak seslerini duyardım
Tahammül edilmez terminal anonslarının hengâmesinde...

Gelmedin...

İçimde yeşeren u/mutsuzluğun pençesinde kıvransam bile
Elimden sıkı sıkı tutan yeni yetme hüzünlerin
Sığınmacı tavırlarını görmemezlikten gelemiyorum.

Baştan aşağıya sevdaya adanmış hikâyeler biriktiriyorum iç cebimde.

Görsen için üşür

Görsen nasıl da hasret gün ışığına her biri.


İdamdan intihara terfi etmiş ruh haliyle düşüyorum
Gün batımlarının altın suyuna batırılmış gösterişlerinin peşine.

Sağım solum sobe diyecek kadar çocuksu
Sağım solum sahtekâr doldu diyecek kadar insana aşikâr
Sağım solum bomboş kalmış diyebilecek kadar yalnızım...

Ve
Baştan aşağıya ölüme kesmiş bir militanın ıssızlığındayım...

Koşulsuz teslimiyetimi sorgulayacak kadar isyankârken
İnfazımın barut kokusunu
Kanımın kırmızılığına üleştiriyorum...

Viran bir sokağın köşe başına sığınmış gölgenin muhabbet tellallığında
Ruhumu peşkeş çektiğim gaybın albenisiyle
İsmini zikretmeye korktuğum korkuları büyütüyorum.

Belki bir gece gelirde
Sımsıkı sarılırken
Saçlarımı okşayıp en yalın sesinle
?korkma' dersin diye...


Delişmen baharların peşinde sürüklediği esrikliğe teslim olmak üzereyim.
Gelsen de;
Kışa direnen kırlangıçların
Umutla kanat çırpışını bir görsen,


Bilirim;
Seninde istemsizce dolar gözlerin...



Mart'2010 Aydn...