Kalem Kırılmadan

Umut doldururken ceplerime on sekizimde,
karaladığım yazılarımdan dolayı,
dergi çıkardım diye çıkarıldım bir rütbeli önüne.
İsyan bile edemeden sorgusuz süalsiz yediğim dayaklar,
hala sırtımda bir yüktür...
Villa dolluca içtiğimiz o günler
sabahlara kadar çalışıp peltemizin çıktığı işyerinin tadıydı.
ölüme isyan yangın merdivenlerinden yukarı koşan biriydim
tek bir fotoğraf için...
Gazeteden atılmıştı kaleminin mürekkebinden
İstenileni yazmayınca bu adam...
İşsiz günlerimde oldu işçi gibi sırtımda çuval taşıdığım,
çay ocaklarında çaycılık yaptığımda.
Kalemi düşürmeden elden taşıdım bedenimi bu yaşa.
Ben on sekizimde aşık oldum,
on dokuzumda memleketimi terk ettim,
yirmi birimde evlendim.
Sevdiğim kadın ile birlikteyim.
Kalemim hep olduğu gibi yanımda.
Ben en güzel şiirimin başlığını
19 Temmuz 2009 da nikah defterine attım.
Şimdi inci tanelerini beziyorum dünyama damla damla.
Umutlarımı yitirmedim...
Ayaklarımın altındaki dünya bana düşman olmadan,
ölümle intikam almadan yaşayabildiğim kadar yaşayacağım
ellerime hala takılmadı kelepçe,
takılana kadar yazacağım.
Kaybettiğim eller şimdi toprak oldular yakaköy'de
ben ise belki de bir başka diyarda
toprak olmamak için yaşıyorum.
Meydanlarda yaşıyorum,
rütbelilere yakalanamadığım kadar yaşıyorum.
Öleceğim kesinde
memleket toprağına katık olamama düşüncesi acıtır canımı.
Belki Nazilli E tipinde mapus edilirim.
Tel örgülerin ardın da yaşatırım umudumu.
İçemeyeceğim rakının tadını anımsarım.
Yaşarım umutlarımla ...
Ben var oldukça yaşayacak umutlarım.
Sevgililerimize ve doğacak çocuklarımıza
daha güzel bir dünya bırakmak ...
İşte tek amacımız bu
Ne bir örgüt nede bir eylem planımız var,
el bombası gömdük dediler.
gözyaşlarımızla gömdüğümüz yüreklerimize.
Sevgiyi, aşkı gömdük biz yarınlarımız için.
Bizi örgüt yaptılar silahları dayadılar ellerimize almadık dayak yedik.
Senaryolar dolaşıyor ortalıkta.
Biz oyuncu olduk ama bilmedik...
Yazmak da suç biliyoruz artık ama anam avradım olsun
o suysuz manisalıya suikast yapmayacak nefretteydik.
Dostlar,
biz içerde devrim oyunları oynarken
dağ başlarında bizleri asıl terörden koruyan komutanları içeri aldılar.
Yan koğuşta asıl terör örgütünden küfür yiyerek bekliyorlar davayı...
Karmakarışık yazılan bu dizelerde anlatmak istemedim.
Görün hiç demedim.
Bizler karakalem sevdaları yazardık arada devrimler.
Bizleri dizin kurşuna
ama Atatürk'ün askerine dokunmayın.
Onları karalamayın.
Tamam suçlar bizim.
Biz gömmüşüz mühimmatları hani o hiç bulunamayanları.
Biz suikast yapmayı planladık hani olduğu, planlandığı bile ispat edilemeyen.
Sizler şu takkelerini çıkaran sakallarını kesen gömleklerini değiştiren rütbeliler,
Bugün değil ama elbet birgün ölümün tadını alacağınız vakit karşınız da olacağız.
Sizi idama sürüklerken kanlı ellerimizle ilk defa o gün adam öldürmenin güzel olduğunu yazacağız.
Öldüreceğiz sizleri ellerimizle.
Bizler ölsekte ardımızca gelecekler intikam yeminleri edecektir.
Kuşkusuz kaçacaksınız ama bu vatan toprağından çıkamayacaksınız.
Bizler sözde terör örgütüyüz ama sizler apaçık vatan hainlerisiniz...

16 Temmuz 2010 27 şiiri var.
Yorumlar