Kangren En Çok Ruhu Sever
Düşük cümleli hüzün saatleridir
başımda yaslı bir sicimin inceldiği
sözcük sözcük alnıma batan
hasta kokulu koridorlarda
uluyan bir doğum haberiyle
başkalarına ait olan mut
sevinci çarşaf gibi açılan
müjdenin güvercinleri
ve karımın kanadında çırpınan
elem soylu göz düşümleri
bebekler yaşamayı mı bilir daha çok
yoksa ölmeyi mi
boydan gecelikli operasyonların giydirildiği
bir ibrişim anında
-kürtajı yapılabilir mi korkuların da?-
neresinden baksam kesik nefes
tutulma zamanıydı neresinden tutsam
koğuşların soğuk demiri içimde
müebbetin tecavüzü
uzuvlarımda öksüz gök gibi aksıran kan
numaralı odalarında ağlamanın
çenemde dünden kalmış iğreti bir gülüşle
yaşamak körkütük
ağır ve sağır narkozlarda
-kangren en çok da ruhu sever-
avuçlarında titreyen öyküler gördüm
gecesi dinmeyen özlemli kadınların
çilehanelerinde soğuk tülbentler
ölü çocuklarına örttükleri
dualar dinledim elif ve vav
içine gizlenen murassa bir ayet
meleklerin ses tellerinde
akordu yapılmış tesellilerle
-ben gökten öğrendim ağlamayı-
emeğinize sağlık .......şiirleriniz çok farklı,okurken düşündürüyor ....sevgilerle kalın👍👍👍👍👍😙😙😙