Kaos Teorisi (tasvir)
ülkem düzene girmeden önceki biçiminden yoksun,
uyumsuz ve karışık her yanı
kargaşa kucağında çalmayan çanıyla
bir halk burada yaşamaya çalışıyor
gören gözlerin aymadığı Türkiye-m
kahvesinde okeye dönmeye devam ediyor
düşüncelerin, görüşlerin hepsi hamudun hesabında
İnsanlar da dünyanın kanlı kasabında
sistemli ellerin cuntasında
bir baba akşamın nafaka kesiminden
elleri boş dönüyor
nazariyesi -zamanla düzelecek- diyenlerin
söylemlerine otuz yıldan beri bakarım
hayatın -yalandan kim ölmüş- safsatasında
bırakın beni ben de elbet akarım
gözleri kan çanağı bir yoksulluğun coğrafyasını
arkamda bırakarak
bir eylemin gazete sayfalarında
nasıl olsa ben de bayatlarım
ülkemde taze gündemler boş vaatleriyle
karın doyurmaya devam ediyor
teorik söylemleri fazla olan tv ağızların
üretmeyen kurmaca nutuklarında
yıkılsa da her gün binlerce üniversiteli gencin hülyası
KPSS pazarında pay edilse de açlık altı harçlıkları
bu ülkenin yüzlük listelerinde
eski cüzdanlar şişiyor ya
ülkemiz gelişim yolunda
yeni k/atılımlar yapmaya devam ediyor.
nazarî söylediklerim
yalandır ha inanmayın
binlerin asgari-yete kölelikleri var desem
işsizlik gün be gün azalıyor
iyiye gidiyor ekonomi
kapitallerinin adını parka oturak yapanlar
karlılıkta at başı gidiyor
ne de olsa polyana gülümsüyor
magazin gündemlerinde
günün rüküşü de değilmiş üstelik
diğer şehirlerin üvey evlat olduğu ülke haberlerinde
-bir istanbul masalı-
anlatılmaya devam ediyor
dize dize bir hal olduğumuz gün tespihlerinde
şovu devam eden dizgilerin
etiğimizden çalan sanal soytarılıkları
bir çocuk özenip dizi karamanına
doğru bildiğini sıkıp arkadaşını kafasına
turfanda baharını solduruyor
soruyor azmettiren ağızlar
__neden öyle yaptın anlat bakalım?
ben demiyorum ama onlar diyor
-yetmiş milyon bizi izliyor-
elinde tüketim şeyhinin modern keşifleri
-cips,kola,patlamış mısır-
-ah evladım nasıl inandın onca yalana- derken birileri
ötekiler -olsun ya olsun ülkem insanı nasılsa-
k/atıla k/atıla gülmeye devam ediyor.
23şubat10
Nevzat Ağabey'e keseceğim ilk şiirimdir.
kuşbakışı bakılmış ülke ne halde...güzel bir tasvirdi...
sevgiler.
hem gerçekçi hem felsefi bir yaklaşım güzeldi sevgili kardeşim tebrikler...
ustanın yorumunun üstüne asla yorum olmaz... sadece tebrik etmeli güçlü kalemini
Ülkenin bir panoraması bir şiir. Şair bir tepeye çıkmış, gördüğü manzaraları toplamış şiire. Bunlar insana yönelik dışsal görünüşler; fakat bu kadar görüntü bu ülkenin sızısı olmasına karşın içselleşmediği için olsa gerek şiirin duygusunu zayıflatıyor. Çünkü şiirin konusu olan ülkemin insanları onları yüksekten izleyerek değil, onların içine girilerek yazılmalı. İçine girildiğinde de bu kadar görüntü yakalanamıyor ama canın yanması ya da şairin felsefi anlamda sorunu olarak görülmüyor. Oysa Nesneye yaklaştıkça nesne büyür ve görünen noktalar azalır görünen tekleşirken görüntü devleşir.Ülkenin insanıyla yakın olunmasından, dirsek teması yaşanmasından oluşan şiir duygumuza daha sıcak inmeye başlar. Fakat şair ülkesine kulak tıkayıp onca yanlışın kol gezdiği , bacağımıza yapıştığı şu sıralarda hiçbir şey olmamış gibi bir aşkı bireysel acı olarak tek kişilik işlemeyi sürdürürse , bir gün olsun bu olup bitenlere duygulanıp şiir yazmazsa Ahmet Haşim akıbetine uğrayıp bir gün o yazdıklarımıza kim bilir nasıl hesap sorulur. Öte yandan sadece aşk arzulu aşk demeyip sorumluluğunu bilerek ülkesine şiir mercek tutuyor ki bir okur olarak onu tebrik ediyorum.
bir baba akşamın nafaka kesiminden elleri boş dönüyor nazariyesi -zamanla düzelecek- diyenlerin söylemlerine otuz yıldan beri bakarım hayatın -yalandan kim ölmüş- safsatasında bırakın beni ben de elbet akarım 🤐
toplumumuzun acınacak haline katıla katıla gülenler,
o ceylan derisi koltuklarda oturanlar
yarın ahirette nasıl verecekler acaba hesaplarını.
teşekkürler bu anlamlı paylaşım için Mehmet kardeş saygılar.👍