Kar Küresi
İmkansız kullanılmış şarkısı
Düşüyor
Eskimiş bir nisana
Hatırası seziyor gümüş çizgisine
Gün gören bir dosta dair
Örtüsü bozuk sesleniyor
Bir ay
Öteki karanlık imgehaneme
İşittiği yorgun yorganların
Bulut rengimsi hüznüne
Bir el çarpıyor
Çırpınırken deniz kızı
Veyahut ölü kuşu
Kanadından
Ne dediği belli
Ne demediği bu gökyüzünün
Sonsuzluğundan başka
Birden
Değil
Öylece upuzun ağacın
Sımsıcak gölgesinde
Fışkırıyor bir pencere
İçinde kadehi saklayan
Kırmızının yüzeyinde
Bir ışıltı
Yıldızın cüce boyundan
Sarkıyor yokluğum
Kusursuzca duran
Zamanın ardından
Yaklaşıyor o isim
Götürülecek çiçekleri
Martının bir hiç gibi
Görünen hafızasından
Ve silmek için bir daha
Öptüğün yanaklarımdan
Gören biliyor
Yazgısı boşlukta salınan
O eşsiz harabeyi
Okudukça
Bir yürekçik için
Akşam vakti uzaklığını
Ancak gören biliyor
Uyandıklarımla
Yandıklarım
arasındaki düpedüz bir vadide
Kime sarıldığını bilmeden
Üşüyor ruhum
Kök salmış yapraklarında
Sararırken kıvılcımlar
İşte belki o zaman
Ezilmiyor gururum
...
Ve
Sen ve ben
Bu kürede
Sonsuz bir ritmin içinde
Dolaşıyoruz şimdi
Ki baktığımız koridor
Bize uzanıyorken
Ve üstüne üstlük
Tam ortasındayken bir aynanın
Yok yere ayrı düşüp ayrılmayalım...
07.03.22