Kar Yağıyor Şehre
Buz tutmuş tüm sokaklar, kar yağıyor şehire
Günahkâr toprakların, üstünü örten kefen
Alıp verdiğim nefes, dönüşürken zehire
Tutuyorum rüzgârı, sessiz sedasız esen
Kapanmış pencereler, kapılar demir duvar
Şu uyku; kısa ölüm, istem dışı nefesler
Güneşin batışından, doğduğu ana kadar
Sessizlik kuyusunda, çırpınıyor tüm sesler
Bacalarda hayalet, gibi raks eden duman
Ulaştı ulaşacak, sonsuza bana inat
Ve sokak lambaları, başım üstünde yanan
Gülümsüyor yüksekten, uyuyorken kâinat
Saklanmış gibi sabah, çok uzak bir diyarda
Kavuşmak sevdasıyla, durmadan yürüyorum
Yalnızlık ve yalnızca, üşütmeyen bu karda
Beyaza siyah desen, gölgemi görüyorum
Küçülüyorken şehir ardımda yavaş yavaş
Aklımı kurcalayan, zebani düşünceler
Ay ışığı, yıldızlar, iki yorgun arkadaş
Attığım her adımda, an be an peşimdeler
Kendinden kaçamıyor kaçsa her şeyden insan
Ne yollar tükeniyor ne gecenin sonu var
Ne geriye gidiyor ne donuyor şu zaman
Başlıyor doğum ile öldüğün ana kadar
Kısa bir hayat özeti ve beyaz rahmet kar ne güzel bir şiir kutlarım Ahmet bey...👍