Kara/anlık
En çok geceleri yalnız hissedersiniz, yalnız olmasanız dahi
Bir uğultu çöker üstünüze bir taş sesi, bir hıçkırık tutar
Şarkı söylemeye başlarsınız bir uvv, bir çat ve hıçk ardından
Bir belirtidir bu; beklenen bir haberciden annenizin sesi
Ya sevgileriniz, onlar aklınızla kalbiniz arasında raylı bir seferdedir.
Bir kasırga tutar, bir afet çöker üstünüze, belli belirsiz bir de karanlık...
Kasırga, afet derken aklınız boşverleri emreder dilinize,
Bir gerçek vardır; akıl bunca şeyi düşünürken kalp makinist olmuştur.
Ya ölüm korkularınız, onlar ne kadar da arka planda tutulur değil mi?
Ama bazı geceler fark edersiniz, ölümün soğuk ve çaresiz yüzünü
Boynunda bir halatla altında bir tabure bulunan mahkûmun hislerini paylaşırsınız.
Bir norm vardır; iyi veya kötü herkes ölür ama arkada yaşadıklarınız asla!
Ya mutluluklarınız, onlar aklınızdan ve notlarınızdan hiç eksik kalmaz.
Gülerek yazarsınız gece gece, gündüz günlüğünüze; çok eğlendim diye...
Bu, küçük bir çocuğun bayram sevinci ya da kucaktaki bir bebeğin gülümsemesidir.
Bir hayat kuralı vardır; hüzünlenebilirsiniz ama gecede gündüzü bulabiliyorsanız.
Bir karanlık çöker üstünüze, içinden beyaz sızıntılar veren
Bir gözyaşı damlar, bir söz yaşı bardağına,
Böyle demlenir karanlık; içinden dökülen sonbahar yapraklarıyla,
Bir histir o; bir şeker , bir kaşık umut vermeye her zaman yeter .
Umudunu kaybetme sevgilerin var ölüm ani fakat arkada mutlulukların var...