Karabasan
Karanlık olabildiğince,
zifiri,
göz gözü görmüyor
derin bir sessizlik hakim
çıt yok, yalnız soluk soluğa kalmışım
kendi nefesimin sesinde kayboluyorum
Yapayalnızım sanki, ama değil
sanki var olan ama görünmeyen yada benim göremediğim
adlandıramadığım bir varlık
sürekli beni takip ediyor
bazen karanlığın içinde farklı nesnelere bürünüp
sonra ortadan kayboluyor
şu an sanki tam arkamda, ensemde
sanki nefesini hissediyorum
sanki hafiften bir el vucudumu sıvazlıyor
sanki gaipten gelen bir gizem
birden üşüme hissi tüm vucudumu kaplıyor
ve anlamsız bir ürperti, üşüyorum
betim benzim atmış bembeyaz yüzüm cansız sanki
kalbim hızlı hızlı güm güm atıyor
göz bebeklerim yerinden çıkacak gibi
terliyorum bir sıcaklık yanıyorum
heyecan ve korku
bacaklarım ve tüm vucudum tir tir titriyor
yürümeye mecali kalmamış
bir odadayım kapı aralıklı iken
birden hızlı bir şekilde kapı üzerine pattttt diye kapanıyor
gözlerim kör değil ama
yalnız tek renk var siyah
görmüyorum ve kapıyı arıyorum
bağırmak, haykırmak istiyorum
ama dilim lal olmuş sesim çıkmıyor
sonra tek göz pencereye doğru yanaşıyorum
ay ışığına koşuyorum ışığın olduğu yöne
tam o sırada bir simsiyah gölge
kaplıyor dört bir yanımı
kanatlı, uzun kulaklı, uzun dişleri, vahşi
kana susamış o çok güçlü benden daha büyük
benden daha iri ve elinde kılıcı
benimse hiç bir şeyim yok
çaresiz teslim olup boyun bükecekken
birden içime bir güneş doğdu bir kurtuluş
gönlümde bir ferahlık, rahatlık ve muazzam bir güç hissettim
bir anahtar tüm bu gizemi çözecek
ve dilimden şu sözler dökülüverdi kendiliğinden
(Euzübillahimineşşeytanirracim bismillahirrahmanirrahim)
Kovulmuş şeytanın şerrinden Allah'a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah'ın adı ile başlarım.
Tarih: 17.11.2016 ===================