Karacaoğlan Mı Baktı
Yolları açık mı önümüzde gökyüzünün
Ekmeğin ve taşın kokusu buluşuyor
Dargın uçuyor ipine ah, esrik bir uçurtma
Tüylü meyveler gezdir tüylü yerlerinde
Karacaoğlan Türkçesi göğsün, kolların
Terini siliyor gökyüzü uçan kuşlarla
Entarinden koparıp kırlara seriyorum baharı
Bir kuş uçuyor ince belinden
Karalama defteri dudağın, omuzların
Üşümüş mü ağacın uykusu, üşümüş mü kalbi
Hevesin okunur oldu kırlarda
Yürüyorum dere boyu, yoruluyor dere
Gülüşün sıcacık, ısınıyor ellerim
Tozlanıyor kelimeler gidip antik çağlara
İnce boyunun serinliği, sözün serinliği
Karacaoğlan mı baktı, nerden geliyor güzelliğin
Sandık lekesi oluyor en güzel yılların
Geziyorum usulca elini kolunu göğsünü
(Akatalpa, Mayıs 2010, Sayı: 125)