Karakolda Aklım Hep Firarda
ben ağlarken sen gülerdin
ikisini mendille silerdin
her seferinde
severken yolu özlemine s/ayardım
sessizce baş ucunda yürürdüm
sen bensiz
ben sensiz yollarında
ve
karakolda aklım firarda
açılan kapılarda
cümleyi alem hep itirazda
gün olmazın dosta
günleri geçemezsin
kalan sözün özüne t/akılsın
cihana mahşer olursun
yüreği ölümlü yollara savrulsun
kalanlar mahpus damlarında
jandarmanın alayları hırsızı yakalarsa
ahına yol bulur
mahpus damları
bu bahtımın karası gönül yarası
can güle konmuşsa
derdini sevdaya k/oymadıysan
bilsen gayrı dara k/alırsın
yar bulamazsın k/ayar elinde
gönül defterine yazılsa
benden sana
eğer
güzele nasihat eylemişse
beni diyarına şanına ilkbal eylesin
seni bana...
kaderine kitap yazmaz
zorluğuna konan sevdayı
bir denize yazmış derya eylemişse
sel olur akar çay eline
*
hayat sonsuzluğuna
akıp giden nehirler kurursa
yamaçlarına kalanlar rengini belli eder
her akışın nehir suları gibi
akar akar
akarsın dost eline
bizde nehirde sandalla akan fügranlarız
ya bir kayaya çarparız
yada devrilip gideriz dost
öbür dünya alemine
sonu olmaz akar nehire dost
bir saatin yoksa sevgiye
vakitte kalmayınca
yaşam yoluna demek varsa
ölüm kadar yaşam gerekli
onurluca
ama yaşamak uğruna..!
14*12*11*Karataş