Karanfil

Güneşin saçlarına kurulmuş dar ağacı
Yıldızların gözlerime döktüğü yakamozlar yalnızlığın ilk habercisi
Ve ellerimde iki ateş damlası tutuşturulmuş son karanfil...


Issız çöl yüreğimin seraba meyil yanı
Bahtına çekilen sürmenin adı kara yazgı
Kalemler muzdarip
Yürek muzdarip
Izdıraptan bulup teselli meydanlarda pankart pankart karanfil


Dünyada ki minderi belli
Renk katran
Küçük ve dar mekan
Geniş omuzlarda kederin sıra dağları
Turuncu düşlerimin örtüsü karanfil


Sessizliğin kuyularında
Tutuşurken Yusuf sesinden sular
Damlanın selin nabzı karanfil


Nefesimin kekrek buğusu
Sesimin dökülen dobra ağusu
Yalnızlığımın sırma teli
Kirpiğimin incisi karanfil


Falan dağın eteklerinde
Filanca dertten kederli
Bir yalnızlık büyüsü
Muskalara muska giydiren terzi


Kalabalıklarımın isyan türküsü karanfil


İç sesimin seddi
Yahut mukaddesat örtüsü
Görülmeyen yürekte beri, gözden ırak karanfil



Elmacık kemiklerimde gümüşten dalgalar
Gözlerimin mirası lacivert hareler
Üstünde oynaşan yakamozların dilinde
Bir türkü yaşama dair
Toprağın altındakileri kıskandırır
Ölmüşlerin yüreğinde ecel mızrağı
Yitirilmiş candan can alır karanfil...



ALGIN / 2010

01 Aralık 2010 23 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (2)
  • 14 yıl önce

    güzel şiirdi tebrik ediyorum

  • 14 yıl önce

    ağlama karanfil benide ağlatma diyesim geldi mükemmel bir paylaşım alıp götürdü beni iklimlerin en güzeline tebrikler inciler yağsın şiirine