Karşımda Bin Yıllık Koşuşturmaca
şimdi,nasıl anlatsam,ruhumda derin pranga izleri,
bedenim bir yetimhane köşesinden hallice sanki.
ve uzun uzun susuyorum;ama sana,ama kendime.
evimden kilometrelerce uzaktayım şimdi,
oturuyorum bir bankın tam ortasında,
karşımda bin yıllık koşuşturmaca.
ve mütemadiyen elimde bir sigara...
ne kız kulesi ne son rıhtım ne de galata;
yalnızca bin yıllık koşuşturmaca...
ne ardımda bıraktıklarım ne ulaşmaya çalıştıklarım;
vazgeçmişliğimle aynı kefede şimdi tüm uğraşlarım...
'içimden gelmiyor yaşamak' demeden yaşıyorum yinede,
belki sana belki bana.
tüm isteksizliğimden kurtulmuşcasına...
içten ve anlamlı olmuş kalemine ve yüreğine sağlık tebrikler