Kasım
"Kasım ayının son günlerindeyiz.
Havalar bir hayli soğudu.
Ağaçlar yapraklarını döktü,
Yağmur toprağına kavuştu,
Kasım çıkınca kar'da yağar sanırım.?
Yine ayaz geceler başlıcak,
Ve ben bu kışı'da sensiz geçireceğim.
Sen gideli kaç kasım geçti,
Yüreğim kaç kış gördü,
Kaç zaman ayazda kaldım,
Kaç gece sabaha sensiz uyandım.
Ben senin gittiğin o kasım Ayının,
Yirmi altısında sıkışıp kaldım.
Aynı günde, aynı saat'de her yıl,
Kasımın yirmi Altısında,
terkar, tekrar Seni uğurladım.
Şu kapıdan çıkıp gitmen,
Bu gün gibi Aklımda.
O zaman'da bekledim seni,
gittiğin günün Akşamı gelirsin diye.
Aynı beklediğim günlerdeki gibi,
Gelmiceğini bildiğim halde,
Yine bekliyorum seni.
insan gidenin Ardından,
Aynı günde takılıp kalıyormuş,
Giden hayatını yaşıyor,
kalansa hatıralarla yaşlanıyormuş.
Simdi ben Yine her zamanki gibi,
Bir elimde çayım bir elimde sigaram,
Orta balkonun camından,
Gelip gecenleri Seyrederim.
Kiminin saçına,
kiminin yürüyüşüne,
Kiminin yüzüne bakar zaman geçiririm.
Belki' sen gelirsin umuduyla,
yollarına bakarım.
Olur'ya belki 'yolun buralara düşer,
Bir işin olur belki 'Halletmen gereken,
Ne bileyem işte',
'Belki, Beni özlersin.
Bir çay'da sana doldururum,
Çay ellerini ısıtır,
Ben çok özlediğim gözlerini.
Eğer istersen bizim şarkımızı'da açarım,
Yağan yağmurla eşlik ederim şarkıya.
Sonra yine gözlerim dolar,
silersin gözlerimdeki yaşları,
Ellerin yanaklarıma değer,
Sıcaklığını hissederim.
Bu sefer söz "gitme demem sana,
Yine seninle olan bütün anımı,
Hatıralara katar,
Yinede seni yolcu ederim.