Katran
Katran gibi siyah, derin bir gece,
Yüreğime çöken ağır bir perde,
Her damla, karanlığın içinde kaybolur,
Katran gibi yapışır, bırakmaz beni de.
Gecenin sessizliğinde yankılanır sesim,
Bir boşluk, bir uçurum, belirsizdir yüzüm,
Katran gibi yoğun, karanlık bir iz,
Geçmişin gölgelerinde saklıdır gözüm.
Zaman akar, durmaz, geriye kalmaz bir şey,
Katran gibi siyah, tüm hayaller erir,
Bir iz, bir leke kalır derinlerde,
Gözyaşlarımla karışan katran gibi kir.
Gözlerim kapalı, ama rüyalar yok,
Bir düş, bir hayal, her şey toz duman,
Katran gibi yapışkan, çekilmez bu yük,
Her adımda daha da derine batan.
Sözlerim, duygularım, sarar bir çember,
Katran gibi soğuk, her şey bir yalan,
Düşen her kelime, zifir gibi ağır,
Bir iz bırakır kalbimde, kapanmaz hiçbir yan.
Gece biter, sabah olur, ama aydınlık nerede?
Katran gibi kapkaranlık, bir umut düşü,
Yüreğimde birikmiş onca kırık,
Katran gibi yapışır, silinmez, silinmez izi.
Duygularımda yankılanır bir sızı,
Katran gibi siyah, bir sonsuz ıssızlık,
Geceler uzar, sabah olmaz,
Katran gibi ağır, bir ömürlük yalnızlık.
Her nefesim, bir ağırlık, her adım zorlu,
Katran gibi yapışkan, bir kaçış ararım,
Ama her dönüşte bulurum kendimi,
Katran gibi karanlık, soğuk bir karanlığın tam ortasında.