Kavgalı Birahane
Gökyüzünden yağan yağmurun yüzü,
Bulutun sinesine sinmiş dertli sevda,
Durup bekleyen bir acı gibi çökmüş topraklar,
Üzerine konan arı misali çiçek ifadeli dualar...
Solgun yüzünün kanayan yarası,
Mevsimsiz yenen meyve kadar tatsız tutsuz.
Bir deli misali dalgaların uğultusu,
Ne duyan var inceden sesimizi,
Ne gören var inciden sitemimizi...
Yalvar yakar olmuş sevgili abidesi,
Derin çukurlar kadar uçsuz,
Suyu içilmez testisi.
Yıllara gam olmuş isyanın silsilesi,
Vur kadehi be ustam, nedir bu gece esintisi?
Dinmeyen rüzgarın uğultusu kadar,
Rahatsız eden sensizliğin bitkinliği...
Var olandı üzerimde yokluğunun dingin solgunluğu,
An gelir zaman diyemem, an gelir aman dileyemem.
Uzadıkça uzar bu kavgalı birahanede geçen zamanlar,
Ben içerim, ben beklerim,
Ne gelen olur uzak diyarlardan,
Ne seçen olur beni gönlüne adayacaklardan,
Ne var edebilirim seni kendime,
Ne yok sayabilirim,
Eğer çare sendeyse; beklerim bu kavgalı birahanede...
👍👍aman dikkat, içenleri de fişlemeleri yakındır,,,,, şiiriniz güzeldi, tebrikler.