Kayboluş
yüksek bir yerden bakarım
deniz uçsuz bucaksız
gemiler görürüm bacası dumanlı
rotasında limanı belli
ve boğazda balıkçı tekneleri
yüksek bir yerden bakarım
istanbul uçsuz bucaksız
trenler gelir geçer ağırdan
hüzünlü bir şarkı çağırır beni
sisli bir havada çok uzaklardan
bir yerlerden bakarım
yeri belirsiz
düşüncem uçsuz bucaksız
ve insanlar görürüm
hayatın siyah beyaz karelerinde
başı duman duman
ki zaman dalgınlığın pençesinde
bir yalnızlığa girdiğimde
her biri benim kadar yalnız
gözlerimde erir insan kümeleri
sözcükler düğümlenir dilimde
bin kez yok oluş sancıları çekerim
sen sessiz ben sensiz
bir şehir kaybolur içimde
tükenir ağır aksak düşünceler
yinede tek bir umutdur elimde kalan
aslında yolumda bellidir hani
görmesemde giderim arkasından...