Kayıp Yara
Puslu bir akşamda yazdığım şiirde
Tüm yıldızların yalnızlığına dokunulacak
Veda yüklü ayrılıklara iliştirilmiş
Tüm satırlar darağacına asılı
Ve hasretine düştüğümde
Özlemim suyu tutuştururken
Boran olacak Ağustos güneşi.
Sebepsiz bir masal sanıyorken şarkıları,
Tarifi zor yerlerde buluyorum.
Kimsesiz kuyulardan çıkarırken aşkları
Ünlemleri kanatıyor mesafeler,
Ruhsuz bedenlerin kokularına bulanıyor Elysees.
Ülkeler, içlerinden çıkartıyor şimdilerde beni
Yeşil bir rüya için temize çekerken damarlarımı,
Gözlerinde defalarca gecelerimi kanatıyorum
Rahlesi kaldırılmış raflarda
Unutulmuş çocukluğumuzun gözyaşları akıyor.
Noktalı konuşmalarımızın sonu hep rezil rüsvan
Kelebek kanatlarından uçuşan tozlar
Sadece bizi yaralarken
El yordamıyla tazeleniyor aşk.
Rüzgârın bıraktığı her buğuya adını yazdığım
Ruhuna dokunmuşken ellerim
Gözlerim siluetini geride bırakır
Senli zamana kulaç atar ansızın
Sabırsız adımlarım.
Tuileries bahçesi bile kıskanırken
Sana ektiğim umutları
Yalnızlığa yüklediğimiz anlamlardan
Pervasız bir sevinç düşüyor ellerime belki de.
Hicaz makamını orta yerinden yıkan
Bir çığlık gibi merhabana muhtaçken yaram.
👧 Teşekkür ederim...
'Noktalı konuşmalarımızın sonu hep rezil rüsvan'
Ne kadar saklasak, süslesek de cümleleri bazen yine o süslü cümleler ağlatır bizi...
'Ülkeler, içlerinden çıkartıyor şimdilerde beni'
Çok güzeldi, yüreğinize sağlık ...
ruhun mayasında şiir olunca,
okutuyor satırlar,
kutlarım
sevgiyle kalın...
iyi ki şiirler var
iyi ki varsınız
içtenliği ile y/akıcı bir şiir okudum
tebriklerim çok ça
çok güzel ve de derin.. tebrik ettim yüreğinizi...