Kazak
odunsu erkek kokum sinmiş
boğazlı kırçıllı kazağım
sende mi kaldı...
balkon kapısı zor kapanan o dağınık odaya,
ya da
ıvır zıvırlarla,
aletlerimle doldurduğun ;
hani yağmur her yağdığında
sırf çatıya vuran damlaları dinlemek için gittiğin
ve bir köşeye çömelip
sırtın sıvasız duvara yaslı
dakikalarca dal dal sigara içtiğin
bahçedeki
o benzin kokulu kilere bak...
hani misafir odasında,
her sabah güneş vuran
pencerenin karşısındaki duvarda asılı
kirli sakallı çekildiğim resimdeki boğazlı kazağım
sende mi
yoksa bende mi...
ben baktım da bulamadım...
hani
teyzenin Almanya'dan getirdiği,
hani aynını,
Orhan Gencebay'ın eski bir filminde,
Haydarpaşa Garı'nın merdivenlerinden inerken
İstanbul a o ilk gelişinde
elinde taşıdığı
ve senin
aa teyzemin bavulu değil mi bu diye
aniden bağırmanla
benim korkudan sıçradığım
hatta zıpladığım
o halimize
güldüğümüz,
sonra da gülmekten
vişne suyunu
bir güzel halıya döktüğümüz,
ve sonra hani sen
iki elinle bastıra bastıra
deterjanlı bezle halıyı silmekten yorulup
ya ne bakıyorsun öyle
erkek gücüyle biraz da sen silsene diye
beni yanına çağırdığın
hani sonradan
makineye atarken fark ettiğin
çıkartmak için neler çektiğin
üstüne kırmızı dudakların
biraz da vişne bulaşmış
o krem kazağım burada...
teyzenin Almanya' dan getirdiği
valizin içine koymuşum
eşyalarımı toplayıp giderken...
ama
çekyatın üstünde uzanarak televizyon seyrederken
patik giydiğin halde,
ayakların hep üşürdü de
ayaklarımın arasına sokuştururdun ya ayaklarını
sonra ısınırdı...
işte öyle gibi
onun gibi
ikimiz
çekyatın üstünde televizyon seyrederken ki gibi sıcacık tutan
boğazlı kırçıllı kazağım yok
sende mi...
Palto adında bir şiir vardı ,
Okurken onu anımsadım
İyi şiir
Takip edeceğim şiirlerinizi 👍
Özlemin derinliği sıcacık dizelerde masalsı bir tatla çok güzeldi
Kutlarım şairud83eudd20