Kehânetnâme

Bugün; Kasım çökmüş dudaklarına ve "Aralığı" soğuğuna gebe öpüşlerinin.

Dudağımın kelâmına kurulmuş dudakların yoktu.
Çünkü çoktu sustuğum.
Ağır bir essizliğin izinden, kayıtsızca ekliyordu zaman hissizliğimi.
Kaç talan miktârıysa tahammülü bir itmenin;
öyle bir bitmenin eşiğine kundaklanmıştım kollarından .

Düzleminde bozuk kurulmuş bir denklemin en kayıp paydasıyım.
Gözlerin bölüştürdükçe artanlarını;
ben kalanlarımdan her defâ yenil/en/dim.
Kaybı sızdıkça nefesinin koynuma;
Boynumda tenlerce sustuğum fâhişe intikamlar s/oluyor;
Sızıma yenik elvedâ açmazında çoğaltılmış senlerce pişmanlık. .

Issız kehânetlerine aldanırken s/uçsuzluğum;
yakın, parmak uçlarından kaçıyor sessizliğinin.
Ve t/êsiri paramparça aldanışlara kesirleniyor.

20 Ekim 2017 57 şiiri var.
Yorumlar (2)
  • 7 yıl önce

    Teşekkür ederim Nigâr Hanım! Aslında o ilk iki mısra 1 - 2 senelik bir eskizden. Mânâyı yakalamayı başarmışsınız. Teşekkürler 😊

  • 7 yıl önce

    özellikle girişi çok güzeldi , aralığın çağrışımı 👍

    kaleminize sağlık