Kesekler Kırılırken
Ellerin mahcup isyan bayrağı
Birazdan geçeceklere gebe ayakların
Adımlarken dünya eksenini/
Hangi gönül çürüdü bakışlarında
Hangisidir sana yangı yangınlar
Bilmelerin üstünde dilin kalsa
Ve akımlara kapılsa yürek almacın
Sosyete bir kadehte erise eridiklerin
Erişilmez hangi dağın zirvesi
Hangi zırva zırvalayacak seni
Söyle görüntü var ses yok
Söyle dimağımda çılgınlık
Zarurete boğulmuş ahın
Zindan hikâyeleri
Üstüne tutuşan…
Vardı;
Gözyaşı damarım
Kesekler kesilirken
Ellerimim nasırı
Sarı sıcak gölgelere
Düştü ahlarım
Ağlarken zamanların
Gölgesinde eridim
Kimsesiz…
Kaç kere adım çekilecek
Namus denilen illetin kurası
Soluklarım yıkanan zaman
Süzgeçlerim olacak ölüm
Eski bir rıhtımın kenarında
Deniz kabuklu sandukam
Attıkça balıklar yakamozda
Çoğalacağım
Doğacağım
Gayri insani
Yönlerimden…
Kesekler kırılırken
Kese kâğıdına sığmaz
Umut…