Kilden Ve İsden Şehir
Bakır rengi bir gün batımı, İstanbul'da
Heybemdeki azık, birazcık sen
Ama en cok suskunluklara susuyorum,
Yalın ayak yürüdüğüm Konstantin
Benden bile mutsuz
Silik şehrin silüeti hatırımda kalan
Sustuğum herkes aptal
Sen yine de yalnızlığıma ver
ve üzgünüm affedebildiğin kadar
Şimdi , gitmeliyim
Bakır rengi bir gündoğumu İstanbul'da
Görünen Kil ve is
....
Ayak izlerim küllerine karışırken
Kaybolup gitmeliyim.....
gitmeliyim daha sen gün batımına uyanmadan ve de bu kil/is sokaklar da boğulmadan değmeden bedenine tufan bulutları ruhuna hüzün dolmadan git/meliyim.
gitmeliyim ıslak zeminde kaysa da ayaklarım tutunarak ayrılığın ilmek ilmek dokuyuşuna ve de silmeden göz yaşlarımdan tek damla yarına...
git/meliyim..
kaybolup gitmek böylesi hüzün dizelere çok yakışmış mükemmel imgelerle sayfaya gelmişsiniz şair birazdan şiir tarzımca yorumlayacağım ama şu bir gerçek selam durdum...
Tebrikler dost.
Yüreğin susmasın.
Tebriklerimi birakiyorum degerli kardesim.... ;)
🙂 Bu şehri en iyi ben bilrim. Çünkü başrolü siliK şehrin sahnesinde kilitli kalan benim. Hiçbir sol anahtarı açamaz derdim bu sahnenin kapısını. Müebbetti başrolüme kesilen cezanın adı. Silinmiş sanırdım bu şehri. Oysa siliK şehrin kil ve isi silüet olup yansımış,yağız bir delikanlı olan Anadolu'nun,sarışın ve asil bir prenses olan Avrupa'dan doğma kızına...
Tebrikler şair👍