Kır Kokulu Sevgilim

Gökyüzünü özledim senin
Bulutlarına başımı her yasladığımda
Yıldırım gibi çarpıldığım bakışını
Ve o bereketli
Ve o doğurgan ellerinle
Yeryüzüne inen bir aşk tanrıçası gibi
Yüreğime tohum tohum sevdalar ekişini
Ve yatağını bula bula
İçimde kıvrılan bir nehircesine
Toprağıma akışını özledim...

Yağmurlarını özledim
Sağanak gülüşünü
Damla damla yüreğime düşüşünü
Göz göze ıslanmayı
Ve gökten boşanırcasına şırıl şırıl ağlamayı birlikte...

Gecelerini özledim
Karanlıkta/ ateş böceği gibi yanıp yanıp sönüşünü
Yüreğime bir yıldız gibi kayışını
Ay ışığını...

Denizini özledim
Uçsuz bucaksız güzelliğini
-yüreğim gibi- küt küt çırpınıp duran sularının rengini
Masmavi serinliğini
-her dalışımda vurgunlar yediğim- gözlerinin o dipsiz derinliğini
Ve -canhıraş- yüreğimin kıyısına vurup duran dalgaların sesini
Gayrikanuni sevdalara kalkışıp kalkışıp
Sahillerime destursuz girişini
Ve firari sevişmelerimizi özledim...

Baharlarını özledim
Cümle âlem açılıp saçılan çiçeklerini
Kırlarını
Kır kokan tenini/ nefesini...
Yeşilin en koyusunda
Bir orman kuytusunda/ koynumda
Yorgun bir çocuk gibi uykuya dalışını
Tenimi arsızca okşayan bahar rüzgârlarını
Dudaklarını
Ve kucak dolusu gülüşünü özledim...

29 Haziran 2018 235 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar