Kiralık Düşler

(Günler birbirini kovalıyor ve hiçbir hüzün birbirine benzemiyor sevgili. Bu coğrafyanın enlemi de boylamı da ömrümüzde azı dişi. Sevdalarımızın boynuna kement atılmış ve sürtük bir fahişenin masum çocukluğunda arıyoruz uçurtmalarımızı. Artık karanlığa alıştıralım gözlerimizi ve düşlerimizi kiralayalım yalınayak çocuklara.)
...........................................................

Ben bir türkünün ayakdiplerinde, bir ozanın sazının telinde titriyorum.
El ayak çekiliyor ruhumdan ve her cümlemin sonunda koca bir ünlem patlıyor.
Kançanağı gözlerimde üşüyor yine yüreği sevgilinin.
Sevgililerim şiirlerde büyüyor.

Kırık gülüşlerini topluyorum avlumdan şimdi.
Avlumda sararıyor tüm çiçeklerin, bir hazan unutup gidiyor işte seni bende.
Terli bir sabaha uyanıyor vurgunluğum, durgun bir deniz daha yanıyor ardından.
Artık kendi ellerlimle batırıyorum bütün gemilerimi.
.............................................................

(Kan revan içinde bir hükümlüdür şimdi tüm benliğim. Sadece birkaç solgun çiçekle geliyorum kapına. Çok istedim benim için gökyüzüne bakmanı, çok istedim bir baharı koklamanı, bir yaranın eşiğinde biraz da benim için kanamanı.)






10.05.2009/Urfa